Zikir, İslam dini içerisinde önemli bir ibadet şekli olan Allah’ı anma ve yüceltmedir. Zikir çekmek, düşünceleri Allah’a yönlendirmek, O’nu anmak ve O’na yakınlaşmak için yapılan bir etkinliktir. Zikir çekmek için çeşitli yöntemler bulunmakla beraber, genel olarak nefes alıp verirken Allah’ın ismi veya bir dua tekrarlanır.
Zikrin en yaygın ve basit şekli, “la ilahe illallah” ifadesini tekrar etmektir. Bu ifade, anlamı itibariyle “Allah’tan başka ilah yoktur” demektir. Zikir yaparken bu ifade sürekli tekrarlanır ve kişinin nefes alışverişine uygun bir ritimde yapılmalıdır. Zihnin derinleşip sakinleşmesine yardımcı olan bu ritmik tekrar, kişinin ruh hâlini ve Allah’a yönelişini artırır.
Zikir çekme için kişi sessiz, sakin ve rahat bir ortam seçmelidir. Kendini dış dünyadan soyutlamak ve Allah’a odaklanmak zikrin etkisini artırır. Zikir, herhangi bir zaman diliminde yapılabilir, ancak genellikle sabahın erken saatleri ve gece yarısı gibi sessiz ve huzurlu zamanlar tercih edilir. Zikri düzenli olarak yapmak, kişinin Allah ile olan bağını güçlendirir ve manevi bir huzur sağlar.
Zikir çekmek, birçok farklı şekilde gerçekleştirilebilir. Bazı insanlar zikri sessiz bir şekilde yaparken, bazıları sesli olarak Allah’ı anma hâlini tercih eder. Bazıları tesbih çekerken zikir yaparken, bazıları da ayakta veya oturarak ellerini kullanmadan zikri yürütmeyi tercih eder.
Zikir çekmek, düşünce dünyasını temizleme ve Allah’a olan bağlılığı pekiştirme konusunda büyük önem taşır. Zikir yapan kişi, Allah’ın huzurunda olduğunu hisseder ve içsel bir barış elde eder. Zikirle meşgul olan ruh, dünyevi sorunlardan uzaklaşır ve manevi bir yükseliş yaşar.
Sonuç olarak, zikir çekmek kişinin Allah’a yönelişini artıran ve manevi huzurunu sağlayan önemli bir ibadet şeklidir. Kişi, sessiz ve sakin bir ortamda, nefes alıp verirken Allah’ın ismini tekrarlar ve bu şekilde Allah’a olan bağlılığını güçlendirir. Zikirle meşgul olan kişi, içsel bir dinginlik ve manevi bir yükseliş yaşar.
21.000’den sonra 23.000’e atlanır ve letâif zikri başlar. Letâif zikri 101.000’de son bulur (düzenli olarak artırılırsa 3 yılda kalp zikrinden letaif zikrine geçilir ve düzenli olarak arttırılırsa letaif zikri de 13 yılda tamamlanarak toplam 16 yılda seyr-i sulük tamamlanır).
Kalp zikri Kalp zikrine 5.000 lafza-i celâl (Allah) diyerek başlanır, belirli zamanlarda 2.000 arttırılır. Bu zikirde dil damağa yapıştırılır, sükûnet içinde bulunularak ve sessiz olarak “Allah, Allah” denir. Bu zikirle ruhun güzel özellikleri ortaya çıkar, nefs yavaş yavaş ölür.
Bundan daha güzel olanı şudur; bu yolda, Rabbül aleminin aşk ve muhabbeti, zikir ile kalpte nasıl devamlı tutulacağı öğretilir. Vird çekerken mürid, lisan-ı hal ile, “Göklerin ve yerin Rabb ‘i kimdir?” (Ra’d 13/16) buyuran Rabbimiz’e, “Allah’tır” diyerek cevap vermiş olur.
Tesbih çekmek namazlardan sonra 33 kez subhanallah, 33 kez elhamdülillah ve 33 kez Allahu Ekber denilerek yapılmaktadır. Toplamda 99 tesbih tanesi çekilerek arkasından dua edilir.18 May 2023
Sözlükte “bir şeyin diğer bir şeye aykırı olması” anlamına gelir. Havâdis kelimesinden meydana gelen muhâlefetün li’l-havâdis “sonradan vücut bulanlar, yaratılmış olanlar” manasındadır.24 Mar 2022
Muhalefet, bir veya daha fazla siyasi parti veya diğer örgütlü gruplardan oluşur ve bir şehir, bölge, devlet, ülke veya diğer siyasi birimde siyasi kontrolü elinde tutan hükümete, partiye veya gruba, öncelikle ideolojik olarak karşı çıkar.
Dini gelenekler muhalefet kavramını iki bağlamda ele alır: bunlar- dan ilki dinin üstün varlıklarına ve öngördüğü değerlere muhalefettir. Din böylesi bir muhalefeti kabul etmez; sapkınlık ve günah olarak görür. İkin- cisi ise dünyevi egemenlere yönelik muhalefettir.16 Kas 2018
Sözlükte “bir şeyin diğer bir şeye aykırı olması” anlamına gelen muhâlefet ile “sonradan vücut bulanlar, yaratılmış olanlar” mânasındaki havâdis kelimesinden meydana gelen muhâlefetün li’l-havâdis terkibi “yaratılmışlara benzememek” anlamıyla Allah’ın tenzîhî sıfatlarından birini karşılar.
Muhalefetün li’l-havadis, Allah’ın sonradan var olan hiçbir şeye benzememesi demektir. Allah, Nahl Suresinin 17. ayetinde ”hiç yaratan ile yaratamayan bir olur mu?” diye sorar. O tüm şekillerden, cisimlerden ve benzetmelerden münezzehtir. Bu nedenle yaratılan herhangi bir şeye benzemesi mümkün değildir.21 Oca 2021
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…