Umre, İslam dini açısından önemli bir ibadettir. Umre yapmak, Müslümanlar için büyük bir sevap ve manevi bir hazine olarak kabul edilir. Ancak, Umreye gitmek farz mı yoksa sünnet mi olduğu konusunda birçok tartışma vardır.
Umre, hac ibadetiyle benzerlikler gösterse de, farz olmaktan çok sünnet olarak kabul edilir. Yani, Umreye gitmek bir zorunluluk değildir, ancak Peygamber Efendimiz’in sünneti olarak kabul edilir ve Müslümanlar üzerinde yapılması tavsiye edilir.
Umrenin farz olmadığına dair en önemli delil, Kur’an-ı Kerim ve Hadis-i Şeriflerdir. Kur’an-ı Kerim’de, Umrenin kesinlikle farz olduğuna dair bir ayet bulunmamaktadır. Aksine, sadece hac ibadeti farz olarak belirtilmiştir. Ayrıca, Peygamber Efendimiz’in hayatından da anlaşılacağı üzere, Umreye gitmek isteyenler için adaklar yerine getirme gibi bazı tavsiyelerde bulunmuştur.
Umrenin sünnet olduğunun anlaşılmasında ise birçok hadis bulunmaktadır. Peygamber Efendimiz, bazı sahabelerine Umreye gitmelerini önermiş ve Umreye gitmenin büyük bir sevap olduğunu belirtmiştir. Ayrıca, Hz. Ali ve Hz. İbn Abbas gibi sahabeler de Umreye gitmeyi teşvik etmiş ve bu ibadeti sık sık yerine getirmişlerdir.
Sonuç olarak, Umreye gitmek farz değil sünnet olarak kabul edilir. Umre ibadeti, Müslümanlar için büyük bir manevi değere sahiptir ve bu nedenle pek çok Müslüman, ömrü boyunca en az bir kez Umre yapmayı hedeflemektedir. Umre, kişinin ruhaniyatını güçlendirir, günahları affettirir ve Allah’ın rızasını kazanmak için yapılan bir ibadettir. Ancak, Umre yapma kararı her Müslümanın kendi vicdanına bağlıdır ve zorunlu olmadığı için kişinin durum ve imkânlarına bağlı olarak gerçekleştirilir.
Harem sınırları içerisinde bulunan bir kimse herhangi bir sebeple Tâif ve Medine gibi mîkât sınırları dışına çıkıp tekrar harem bölgesine dönmesi halinde Hanefi mezhebine göre mutlak olarak ihrama girmek zorundadır.
Kişinin umre yapmakla yükümlü olması için gerekli şartlar şöyle: Aklı yerinde olmak, Müslüman olmak, ergenlik çağına girmiş olmak, hürriyet, maddî imkâna sahip bulunmak, sağlık ve yol güvenliğine sahip olmak. Kadınlar için eşin veya mahrem akrabanın refakat etmesi şarttır.15 Mar 2020
– Tavaf ile sa’yı ara vermeden peş peşe yapmak.
– Sa’yı abdestli olarak yapmak.
– Vücudunda ve elbisesinde namaza mâni pislik bulunmaması.
– Sa’ya başlamadan önce Hacer-i Esved’i istilâm etmek.
– Safa ve Merve tepelerinin Kâbe görülecek yerine kadar çıkmak.
Umrenin iki farzı vardır: İhram ve tavaf. Bunlardan ihram şart, tavaf rükündür. Vacipleri ise sa’y ile tıraş olup ihramdan çıkmaktır. Ömürde bir defa umre yapmak sünnettir.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…