Türkiye’nin Darulharp mı yoksa Darulİslam mı olduğu konusu, uzun yıllardır tartışılan bir konu olmuştur. Darulharp, İslam hukukuna göre Müslüman olmayanların hakimiyetindeki toprakları ifade ederken, Darulİslam ise Müslümanların hakimiyetindeki toprakları ifade etmektedir.
Türkiye’nin konumu ise bu tanımlamalar ışığında değerlendirildiğinde birçok farklı görüşe yol açabilmektedir. Bazı kişilere göre Türkiye, Darulharp olarak kabul edilmelidir. Çünkü İslam hukukuna göre, bir ülkenin Darulİslam olarak kabul edilebilmesi için tam anlamıyla İslam kanunlarının uygulandığı bir devlet olması gerekmektedir. Türkiye’de ise laiklik prensibi benimsendiği için İslam kanunları yerine, daha çok seküler kanunlar uygulanmaktadır.
Ancak diğer bir grup ise Türkiye’nin Darulİslam olarak kabul edilmesi gerektiğini savunmaktadır. Bu savunuculara göre Türkiye, çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu bir ülke olduğu için Darulİslam olarak adlandırılabilir. Ayrıca Türkiye’de İslam’ın önemli bir yeri olduğunu ve birçok Müslüman ülkeyle ilişkilerin de geliştirildiğini belirtmektedirler.
Ancak Türkiye’nin Darulİslam veya Darulharp olarak adlandırılması, sadece tartışma konusu olmaktan öteye geçmemiştir. Bu tartışma, ülkenin içinde bulunduğu dönemdeki siyasi ve sosyal koşullara bağlı olarak farklı yorumlara yol açabilmektedir. Önemli olan, bu tartışmaların barış ve istikrar içinde yapılması ve ülke sınırları içinde birlik ve beraberliğin sağlanmasıdır.
Sözlük anlamı “İslam ülkesi”dir. Daru’l-harb sayılan bir ülke, halkının Müslüman olması veya fetihten sonra orada İslam hükümlerinin uygulanmasıyla daru’l-İslama dönüşür. Nüfusun Müslüman veya gayrimüslim, az veya çok olması önemli değildir.
Müslüman olmayan bir devletin hâkimiyeti altındaki topraklar için kullanılan fıkıh terimi.
Darül İslâm Devleti (anlamı “İslam Yurdu”), Endonezya’da bir İslam devletinin kurulmasını amaçlayan bir İslamcı gruptu. 1942’de karizmatik bir radikal Müslüman siyasetçi Sekarmadji Maridjan Kartosoewirjo tarafından koordine edilen bir grup Müslüman milis tarafından kurulmuştu.
2.1. Mezhep, dar anlamıyla bir müçtehidin fıkhî bir konuda verdiği görüşü ifade eder. Geniş anlamıyla ise aynı usûlü benimseyen ve bu usûle bağlı olarak ictihadlarını oluşturanların görüşlerinin toplamını kapsar.9 Haz 2023
Kur’an-ı Kerim’de toplamda 14 Secde ayeti bulunmaktadır. Bu secde ayetlerini okuduğumuzda tilavet secdesi yapmamız gerekmektedir. A’râf 206, Ra’d 15, Nahl 49, İsra 107, Meryem 58, Hac 18, Sâd 24, Furkan 60, Neml 25, Secde 15, Fussılet 37, Necm 62, İnşikâk 21 ve Alak 19 secde ayetlerindendir.Peki 14 secde ayeti nedir?13 Nis 2023
Secdeden kalkarken Bakara Suresi 285. Ayetinin sonu olan سَمِعْنَا وَاَطَعْنَا غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَاِلَيْكَ الْمَص۪يرُ (semina ve etana gufraneke Rabbena ve ileykelmasir) ‘işittik, itaat ettik, bağışlamanı dileriz rabbimiz, gidiş sanadır’ okunur ve doğrulduktan sonra tilavet secdesi tamamlanmış olur.3 Oca 2023
Tilavet secdesi yapacak kişi, ellerini kaldırmadan doğrudan doğruya ‘Allahu ekber’ diyerek bir kere secdeye gidip üç defa “Sübhane Rabbiye’l-alâ” dedikten sonra yine ‘Allahu ekber’ diyerek secdeden kalkar. Böylece tilavet secdesi tamamlanmış olur. Yani tilavet secdesinden sonra teşehhüt miktarı oturmak ve selam yoktur.27 Nis 2022
Cüz, 23. Cüz, 24. Cüz, 27. Cüz, 30. Cüz (bu cüzde 2 secde ayeti bulunur). Bu cüzlerin hepsi sayıldığında Kur’an-ı Kerim’de toplam 14 adet secde ayeti olduğu görülmektedir.27 Kas 2023
Tilavet secdesi yapacak kişi, ellerini kaldırmadan doğrudan doğruya ‘Allahu ekber’ diyerek bir kere secdeye gidip üç defa “Sübhane Rabbiye’l-alâ” dedikten sonra yine ‘Allahu ekber’ diyerek secdeden kalkar. Böylece tilavet secdesi tamamlanmış olur. Yani tilavet secdesinden sonra teşehhüt miktarı oturmak ve selam yoktur.27 Nis 2022
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…