Tecdid-i iman terimi, İslam dini literatüründe yer alan bir kavramdır ve imanın yenilenmesi anlamına gelir. Bu kavram, İslam’ın temel inançlarına sahip olan bir müminin imanını güçlendirmesi, derinleştirmesi ve tazelenmesi amacıyla yapılan bir süreci ifade eder.
Tecdid-i iman, bir kişinin dini inancını sağlamlaştırmak ve içerisinde bulunduğu toplumun etkilerinden arındırmak amacıyla yapılması gereken bir uygulamadır. Bu süreçte, bireyin içsel bir yolculuk yaparak imanını yenilemesi ve saflaştırması hedeflenir. İslam ilimleri ve dini bilgilerin derinlemesine öğrenilmesi, ibadetlerin doğru bir şekilde yerine getirilmesi ve ahlakın güçlendirilmesi bu yenilenme sürecinin unsurlarıdır.
Tecdid-i iman, imanın sadece bir inanç olarak kalmamasını sağlar. Kendi inancını anlamak, daha derinleştirmek ve yaşama geçirmek, kişiye manevi bir huzur ve memnuniyet sağlar. Bu süreçte, bireyin Allah’a olan bağlılığı güçlenir ve dünyevi sıkıntılarla başa çıkabilmesi kolaylaşır.
Tecdid-i imanın toplumsal boyutu da oldukça önemlidir. Bir toplumda tecdid-i iman gerçekleştiren bireyler, daha dürüst, adil ve merhametli bir tutum sergiler. Toplumda barışın ve iyiliğin yayılmasına katkı sağladıkları gibi, ahlak değerlerine olan bağlılıklarıyla da örnek kişiler olurlar.
Tecdid-i iman aynı zamanda, İslam’ın özüne sadık kalarak çağın gereksinimleriyle de uyumlu olma anlamını taşır. Yani, geleneksel dini değerlere bağlı kalırken, modern dünyanın karmaşık sorunlarına da çözümler üretmeyi amaçlar.
Sonuç olarak, tecdid-i iman kavramı imanın yenilenmesi, güçlendirilmesi ve derinleştirilmesi anlamına gelir. Bu süreçte, bireyin içsel bir yolculuk yaparak imanını güçlendirmesi ve topluma örnek bir kişi olması hedeflenir. Tecdid-i iman, hem bireysel hem de toplumsal anlamda önem taşır ve kişinin Allah’a olan bağlılığını ve ahlakını güçlendirmesine yardımcı olur.
Câmi’lerde imâm efendiler cemâ’ate, (Tecdîd-i îmân) düâsını, ya’nî (Allahümme innî ürîdü en üceddidel-îmâne vennikâha tecdîden bi-kavli lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlullah) okutarak tevbe ve tecdîd-i nikâh yapılıyor. Böylece, (Lâ ilâhe illallah diyerek, tecdîd-i îmân yapınız!)
Camide imam efendi, tecdid-i iman ve nikâh duasını cemaatle birlikte okursa, cemaat birbirlerine şahit olmuş, nikâhları da tazelenmiş olur. Tecdid-i iman ve tecdid-i nikâh duası şöyledir: (Allahümme innî ürîdü en üceddidel îmâne vennikâha tecdîden bi-kavli lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlullah.)
Tecdid-i iman ve nikâh duası Bir erkek, hanımından vekâlet aldıktan sonra, iki erkek şahit yanında, (Öteden beri, nikâhlım olan hanımımı, onun tarafından vekâleten ve tarafımdan asaleten kendime nikâh ettim) derse nikâhı tazelenmiş olur.
Amentü duası fazileti Duada imanın şartları yer aldığından dolayı Amentü duasını okuyan kişi imanını tazeler ve Allah’a yaklaşır. Ahiret günü inancı hatırlar. Amentü duasını günde en az 3 kez okuyan kişilerin hanelerine bolluk ve bereket yağar. Her okunan dua ile Allah’ın verdiği nimetler için şükredilir.22 Şub 2023
Hulefa-i Raşidin dört halife demektir. Bu terim İslam dinince kullanılmaktadır.25 Ağu 2022
Sıralama Halife Dönemi
——– —————– ———
1. Ebu Bekir 632 – 634
2. Ömer bin Hattab 634 – 644
3. Osman bin Affan 644 – 656
4. Ali bin Ebu Talib 656 – 661
Ebû Bekir’e biat edilmesiyle başlayan, daha sonra Hz. Ömer ve Osman’ın hilâfetleriyle sürüp Hz. Ali ile sona eren döneme Hulefâ-yi Râşidîn devri denilir. Hulefâ halîfe kelimesinin, râşidîn ise “doğru yolda olan, doğruya ve hakka sımsıkı sarılan, kemale ermiş” anlamındaki râşid kelimesinin çoğuludur.
Emevîlerin sekizinci halifesi olan Ömer bin Abdülaziz, iki buçuk yıllık halifeliğinde öyle âdil ve İslâm esaslarına bağlı bir halifelik yaptı ki, kendisine “Beşinci Halife” denildi.1 Eyl 2020
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…