Osmanlıca kahve, Osmanlı İmparatorluğu döneminde kullanılan bir ifadedir. Kahve, Orta Doğu’da doğmuş bir içecek türüdür ve Osmanlı İmparatorluğu’nda büyük bir popülerlik kazanmıştır. Osmanlıca kahve terimi, bu içeceğin Osmanlı İmparatorluğu’nda nasıl adlandırıldığını gösterir.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde kahve, “qahwa” ya da bazen “qahweh” olarak bilinirdi. Osmanlı İmparatorluğu’nun farklı bölgelerinde, farklı ağızlarla konuşulan ve İslam kültürünün etkisiyle şekillenen lehçelerde bu kelime farklı varyasyonlarda kullanılırdı. Kahve, Osmanlı toplumunda sosyal bir içecek olarak büyük bir öneme sahipti. Kahvehaneler, insanların bir araya gelip sohbet ettiği, oyun oynadığı ve müzik dinlediği mekanlar olarak işlev görürdü.
Osmanlıca kahve, aynı zamanda kahve kültürünün ve kahve yapımının farklı yönlerini de ifade eder. Kahve pişirme yöntemleri, özel cezvelerde çekirdekleri öğütmek ve demlemek şeklinde gerçekleşirdi. Osmanlı İmparatorluğu’nda kahve hazırlığına özen gösterilirdi ve bu hazırlık ritüelleri büyük bir titizlikle yapılırdı.
Osmanlıca kahve, sadece bir içecek değil, aynı zamanda bir kültürel sembol olarak da görülürdü. Kahve demleme ve sunum şekilleri, Osmanlı İmparatorluğu’nun zengin kültürünün bir parçası olarak kabul edilirdi. Kahve içmek sosyal ilişkilerin güçlenmesine ve insanların birbirleriyle iletişim kurmasına olanak sağlardı.
Günümüzde, Osmanlıca kahve terimi genellikle Türk kahvesi veya Arap kahvesi olarak anılır. Bu terim, Osmanlı İmparatorluğu’ndaki kahve kültürünün günümüze kadar ulaşmasını simgeler. Türk kahvesi, Osmanlı İmparatorluğu döneminin mirası olan, köpüklü ve aromatik bir içecek olarak bugün hala popülerliğini korumaktadır.
2 – کمی ، نقصان .
hacet – حاجت (جَ) [ ع . حاجة ] (اِ.) 1 – ضرورت ، نیاز. 2 – امید، آرزو. ج . حاجات ، حوائج .
hîn, arapça zaman, vakit demek. çok tatlı bir kelime. hâcet ise daha yaygın kullanıldığı için malum ihtiyaç, gerek duyulan şey anlamında. toparlarsak hîn-i hâcette; ihtiyaç anında, gerektiği zaman.
Müfessirlerin ekserisi, Kur’ân-ı Kerîm’de coğrafi konumuyla birlikte tasvir edilen Zülkarneyn seddinin Uzak Doğu bölgelerinde olduğunu ifade etmişlerdir. Kadı Beyzavi gibi bazı âlimler de bu seddin Azerbaycan ile Ermenistan tarafında, Türkistan topraklarının bittiği yerde olduğunu söylemişlerdir.6 gün önce
Kur’an’da kendisine büyük güç ve imkân verildiği bildirilen kişi. Sözlükte “sahip, mâlik” anlamındaki zû ile “boynuz, kâkül, şakak; aynı dönemde yaşayan nesil, akran” gibi mânalara gelen karn kelimesinin (Ezherî, Tehẕîbü’l-luġa, “ḳrn” md.)
Zülkarneyn’in Hz. İbrahim döneminde yaşadığı ve onun duasını aldığı rivayet edilmektedir. Hz. Zülkarneyn’in yecüc ve mecücleri bir duvar örerek hapsettiği de onunla ilgili bilinenler arasındadır.6 May 2020
Figür bir zamanlar üzerindeki bir yazıt nedeniyle bazı akademisyenlerce Kiros ile ilişkili bulunmuş olsa da çoğunluk onu koruyucu bir cin figürü olarak görüyor. Modern zamanlardaki bazı Müslüman bilim adamlarına göre Zülkarneyn aslında Ahameniş İmparatorluğu’nun kurucusu ve Mısır ve Babil fatihi Büyük Kiros olmalıydı.
Kur’ân-ı kerîmde kıssası, doğuya ve batıya seferleri zikr edilmiştir. Asıl ismi İskender’dir. Doğuya ve batıya gittiği için İskender-i Zülkarneyn diye anılmıştır. Nûh aleyhisselamın oğlu Yâfes’in soyundandır.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…