“Nass lafız ne demek?” sorusu, İslam hukuk literatüründe sıkça kullanılan bir terimdir. Nass, kelime anlamı olarak “söz” veya “laf” demektir. Fakat İslam hukukunda kullanıldığında daha spesifik bir anlam kazanır.
Nass lafızı, Kur’an-ı Kerim veya hadisler gibi İslam kaynaklarında geçen kesin ve açık hükümleri ifade eder. Bu hükümler, İslam toplumunda inanç, ibadet, ahlak veya muamelat gibi konularda yol gösterici niteliğe sahiptir. Nass, kelime veya cümlelerin literal anlamıyla yorumlanmasını gerektiren hükümleri ifade eder.
Nass lafızı, İslam hukukunda hüküm çıkarmanın en güvenilir ve kesin metotlarından biri olarak kabul edilir. Çünkü nasslar, peygamberin ağızından çıkan sözler veya vahiy yoluyla doğrudan Allah tarafından iletilen metinlerdir. Bu nedenle nasslar, öncelikli olarak diğer yorumlara ve hukuki kaynaklara tercih edilir.
Nass lafızı, İslam hukukunda mezhep imamları, alimler ve hukukçular tarafından yoğun bir şekilde kullanılır. Bu kaynaklardan çıkarılan nasslara dayanarak hukuki hükümler ve fetvalar oluşturulur. İslam hukukunun temel prensiplerinden biri olan nass lafızı, İslam toplumunda hukuki bir otorite oluşturur.
Ancak, nassların yorumlanması da önemlidir. Çünkü tek bir metnin farklı yorumlara açık olması, farklı hukuki sonuçlar doğurabilir. İslam dünyasında farklı mezheplere, düşünce okullarına ve yorumlara sahip olan nass lafızı, hukuk alanında çeşitlilik ve zenginliği temsil eder.
Sonuç olarak, “Nass lafız ne demek?” sorusu, İslam hukukunda kesin hükümleri ifade eden, Kur’an ve hadisler gibi kaynaklardaki açık ve doğrudan metinleri ifade eder. Bu nasslar, İslam toplumunda hukukun oluşmasında temel bir rol oynamaktadır. Ancak, farklı yorumlar ve mezhepler arasındaki çeşitlilik, nassların yorumlanması konusunda tartışmalara da yol açmaktadır.
Nas, İslam fıkıhında Kur’an’da yer alan ayetler ve peygamberin söylediği sözler olan hadislere verilen genel ad. Nas, Amerikalı rapçi ve aktör. Nas Suresi, Kur’an’ın 114. suresi.
Nass (Arapça: نصّ ); Arapça’da “malûm”, ya da aşikâr, yasal karar ve kesin emir mânâsına gelen bir kelime. İslami terminolojide ayet ve hadisler, başka bir ifadeyle Kur’an ve sünnet kastedilir.
Aşikar ve ayan kelimeleriyle eş anlamlı olan nas kelimesi ”Nass” şeklinde de yazılır. Felsefede dogma anlamına gelen sözcüğün çoğulu nassiye’dir.24 Mar 2021
Belirlemek, sınırlandırmak; yukarı kaldırmak; üst üste koymak; teşvik ve tahrik; müellifin kaleminden çıkan asıl ve metin; anlamı açık olan, ihtimalden uzak söz; son sınır; Kitap ve Sünnet.
Fârâbî’nin burada bahsettiği İlk Sebep delili, sebeplilik ilkesinden hareket eder. Bu ilke ise, evrende var olan her şeyin bir sebebi olmasını veya başka bir sebep dolayısıyla meydana gelmesi gerektiğidir. Bu durumda bütün bu sebepler silsilesinin kendisinin sebebi olmayan bir İlk Sebep’te sona ermesi gerekir.
Felsefî risâlelerinde hudûs delilini “nihayetsizliğin imkânsızlığı” ilkesine dayandırarak kullanan Kindî, fiilen mevcut bulunan hiçbir cismin nihayetsiz olamayacağını söyler. Çünkü bu cisimden bir parça koparıldığında parça ile cismin kütlesi arasında hacim farklılığı, dolayısıyla sınırlılık kaçınılmaz olur.
İlk neden delilin de göre ise, şeyler varolabilmek için bir nedene muhtaçtır. Her şeyin nedeni ya kendisi ya da bir başka unsur olmalıdır. Hiçbir şeyin nedeni kendi kendisi olamaz ve şeylerin nedensellik zinciri sonsuza kadar gidemez.21 Şub 2015
Bu amaçla başvurulan delillerden biri de varlık ve olayların bir yokluğun ardından yaratıldığı öncülüne dayanarak bu durumda bir var edicinin (muhdis) ve yaratıcının bulunmasının aklî bir zorunluluk olduğu şeklindeki istidlâldir; kelâm ilminde bu şekildeki kozmolojik delile hudûs denilmiştir (Makdisî, I, 135).
Hiç kimsenin kendini ezelî bir varlık olarak düşünmemesi, böyle bir iddiada bulunsa bile onu küçüklüğünden beri tanıyanların bu iddiayı yalanlamaları da hudûs delilinin örneklerindendir (Kitâbü’t-Tevḥîd, s. 11). b) Mâtürîdî duyulara dayanan hudûs delilini birkaç şekilde anlatır.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…