Namaz, İslam dini açısından önemli bir ibadet olarak kabul edilir. Müslümanlar, beş vakit namazı kılmaları gerektiğine inanırlar ve bu ibadeti yerine getirmekle Allah’a yakınlık sağladıklarına inanırlar. Ancak, bazı insanlar namaz kılmayı tercih etmeyebilir veya düzenli bir şekilde yerine getirmemeyi tercih edebilirler.
Namaz kılmayan bir kişinin teşrik tekbiri getirip getiremeyeceği konusu ise tartışmalı bir konudur. Teşrik tekbiri, Kurban Bayramı’nın ilk gününde bayram namazı sonrasında Allah’ı büyüklemek amacıyla yapılan bir zikir cesaretidir. Bu tekbir, Müslümanlar arasında yaygın olarak uygulanan bir gelenektir.
Birçok İslam alimi, namaz kılmayan bir kişinin teşrik tekbiri getirme hakkının olduğunu savunur. Onlara göre, bu zikir cesaretinin namaz kılmayan bir kişiye de ruhani bir deneyim sunabileceği düşünülür. Namaz, İslam’ın temel ibadetlerinden biri olsa da, her ibadetin manası ve etkisi kişiden kişiye değişebilir. Bu nedenle, teşrik tekbiri gibi bir zikir cesaretinin, namaz kılmayan bir kişinin manevi yaşamına olumlu etkiler katabileceği düşünülür.
Diğer yandan, bazı İslam alimleri, namaz kılmayan bir kişinin teşrik tekbiri getirmesinin doğru olmadığı görüşünü savunurlar. Onlara göre, namaz kılmayan biri bu tür ibadetleri yerine getiremez çünkü namaz, diğer ibadetlerin temelini oluşturur ve Allah’a yakınlık sağlamanın anahtarlarından biridir. Dolayısıyla, namaz kılmayan bir kişinin teşrik tekbiri getirmesi anlamsız olabilir.
Sonuç olarak, namaz kılmayan bir kişinin teşrik tekbiri getirip getiremeyeceği konusu tartışmalıdır. Bazı İslam alimleri bu zikir cesaretinin herkesin katılımına açık olduğunu savunurken, diğerleri namazsız bir kişinin bu tür ibadetlere katılmasının uygun olmadığını ifade eder. Her ne olursa olsun, bu tür ibadetlere katılmak veya katılmamak bir kişinin kendi inancı ve ibadet pratiğiyle bağlantılıdır.
Buna göre Hanefîlerde tercih edilen görüşe göre arefe günü sabah namazından bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar 23 vakit, her farzın ardından teşrik tekbiri getirmek, kadın erkek her Müslümana vaciptir. Teşrik günlerinde kazaya kalan namaz aynı günlerde kaza edilirken teşrik tekbirleri de getirilir.27 Haz 2023
Teşrîk tekbirlerini almak için abdest şart değildir. Tehânevî, Keşşâf, İstanbul 1317, I, 843.
TEŞRİK TEKBİRİ UNUTULURSA KAZA EDİLİR Mİ? Teşrik günlerinde kazaya kalan namaz aynı günlerde kaza edilirken teşrik tekbirleri de getirilir.30 Haz 2023
Buna göre Hanefîlerde tercih edilen görüşe göre arefe günü sabah namazından bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar 23 vakit, her farzın ardından teşrik tekbiri getirmek, kadın erkek her Müslümana vaciptir. Teşrik günlerinde kazaya kalan namaz aynı günlerde kaza edilirken teşrik tekbirleri de getirilir.27 Haz 2023
Peygamberimizin Çocuklarının İsimleri Hatice’den (r.a) altı çocuğu dünyaya gelmiştir. Bu çocukların isimleri doğum sırasına göre; Kasım, Zeynep, Rukiyye, Ümmü Gülsüm, Fatıma ve Abdullah’tır. Resul-ü Ekrem’in Hz. Mariye’den (r.a.) ise yalnızca bir çocuğu olmuştur ve ismi de İbrahim’dir.11 May 2020
Hatice’den (r.a) altı çocuğu dünyaya gelmiştir. Bu çocukların isimleri doğum sırasına göre; Kasım, Zeynep, Rukiyye, Ümmü Gülsüm, Fatıma ve Abdullah’tır. Resul-ü Ekrem’in Hz. Mariye’den (r.a.) ise yalnızca bir çocuğu olmuştur ve ismi de İbrahim’dir.11 May 2020
Peygamber’in (s.a.s.) özel bir durumu olduğu şüphesizdir. O’nun hayatının sonlarına doğru dokuz hanımını bir nikâh altında toplamış olması, bazıları tarafından dünyevî zevklere düşkünlükle yorumlanmak istenmiştir.
Hatice annemizden olan diğer oğlu Abdullah, Mekke’de doğdu. Üç ay yaşadı. İslamiyet döneminde dünyaya geldiği için kendisine “Tayyip ve Tahir” de denirdi. Peygamberimiz’in en küçük ve son evladıdır.
Hatice’den 6 çocuğa sahipti. Bunlar doğum sırasıyla; Kasım, Zeynep, Rukiye, Ümmü Gülsüm, Fatıma, Abdullah ve İbrahim isimlerine sahipti. Peygamber efendimizin Hz. Mariye’den sadece tek bir çocuğu olmuştu ve onun adı da İbrahim’di.24 Eki 2023
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…