Letâif sır, tasavvuf yolunda önemli bir kavramdır. Bu terim genellikle insanın iç dünyasındaki derin farkındalığını ve Allah’la olan bağlantısını ifade etmek için kullanılır. Sırların temelinde, insanın ruhani varlığının derinliklerinde bulunan potansiyelinin keşfi vardır.
Letâif kelimesi Arapça “latîfe” kelimesinden türetilmiştir ve bu kelime “duygu” veya “sezgi” anlamına gelir. Tasavvuf düşüncesinde, insanın yedi letaifi olduğuna inanılır. Bu letâif kalp, akl, dil, göğüs, göbek, alt karın ve cinsel organdan oluşur. Her bir letâif belirli bir his veya duygu ile ilişkilendirilir ve birbiriyle olan etkileşimleri sayesinde insanın iç dünyasını oluşturur.
Letâif sırrının amacı, insanın ruhunu arındırarak Allah’a daha yakın olmasını sağlamaktır. Bu süreçte insan, nefsinin dürtülerinden uzaklaşır ve ruhani potansiyelini keşfeder. İç dünyasındaki letaiflerin farkındalığıyla, kişi kendini daha iyi tanıyabilir, duygusal ve zihinsel dengeye ulaşabilir.
Bunun yanı sıra, letâif sırrı ahlaki bir boyutu da içerir. Çünkü insanın iç dünyasındaki letaifler arasındaki dengenin sağlanması, ahlaki değerlerin benimsenmesi ve uygulanmasıyla mümkündür. İnsanın kalbinde sevgi, akıl letaifinde hikmet ve anlayış, dil letaifinde doğruluk ve dürüstlük gibi erdemler geliştirmesi gerekmektedir.
Letâif sırrı, tasavvuf yolunda ilerleyenler için önemli bir rehberdir. Bu yolculukta insan, iç dünyasını keşfederek kendini ve Allah’la olan ilişkisini daha iyi anlayabilir. Letaiflerdeki derin hissiyatın farkına vararak, insan ruhen büyür ve olgunlaşır. Bu da onu, Allah’ın sevgisine ve merhametine daha yakın kılar.
Sonuç olarak, letâif sır tasavvuf düşüncesinde önemli bir kavramdır. İnsanın iç dünyasındaki letaiflerin farkındalığıyla, nefislerini kontrol etmeyi öğrenir, ruhlarını arındırır ve Allah’a yaklaşır. Bu süreçte insan hem kişisel gelişimini sağlar hem de ahlaki değerlerini pekiştirir. Letâif sırrı serüveni, insanın Allah’la olan bağlantısını derinleştirir ve onu ruhani bir yolculuğa çıkarır.
AHFA Letâifi nedir?
Letaif-i sitte ve cesede toplu olarak letaif-i seb’a (yedi latife) de denir. Kalp sol, ruh sağ memenin iki parmak altında; sır sol, hafi sağ memenin iki parmak üstünde; ahfa göğsün ortasında; nefs alnın ortasında; dört unsur ise cesede dağılmış olarak bulunur.
Letâif zikri kaç binde biter?
21.000’den sonra 23.000’e atlanır ve letâif zikri başlar. Letâif zikri 101.000’de son bulur (düzenli olarak artırılırsa 3 yılda kalp zikrinden letaif zikrine geçilir ve düzenli olarak arttırılırsa letaif zikri de 13 yılda tamamlanarak toplam 16 yılda seyr-i sulük tamamlanır).
Ruh mertebeleri nelerdir?
Tasavvuf düşüncesinde nefis, aslında bir tanedir. Ancak içinde bulunduğu durum göz önünde bulundurularak, emmâre, levvâme, mülhime, mutmainne, raziye, marziyye ve kâmile olarak yedi mertebede ele alınmıştır.24 Kas 2019
Letâif zikirleri nelerdir?
Letâif zikrinde başarılı olan müride nefy-u ispat zikri tarif edilir. Bu zikir, zikirlerin en faziletlisi olan “lâ ilâhe illallah, muhammed-ür rasulullah” zikridir.
Hz Vahşinin öldürdüğü yalancı peygamber kimdir?
Müseylime, İslam’a göre sahte peygamber olarak tanımlanır ve bazı Müslüman kaynaklarda “büyük yalancı” manasına gelen el-Kezzâb (اَلْكَذَّابُ) adıyla anılır. Müseylime’nin Yemame Muharebesi’nda Vahşi bin Harb tarafından öldürülme sahnesi.
Peygamber Efendimiz vahşiye ne dedi?
Müslüman olduktan sonra Medine’ye gelen Hz. Vahşi’ye, Peygamber efendimiz (sav) “Allah seni affetti, lakin seni görünce amcamı hatırlıyorum, üzülüyorum” der. Hz. Vahşi, namazlarını son saflarda kılar, Efendimize görünmez.1 Haz 2019
Hz Vahşi yi kim öldürdü?
Hz. Hamza’nın bir kayanın arkasında Sibâ’ b. Abdüluzzâ ile çarpışıp onu öldürdükten sonra kendisinin bulunduğu yere yaklaştığını görünce mızrağını fırlatarak onu şehid etti; ardından yanına giderek ciğerini söktü ve Hind’e götürdü.
Öldürülen ilk yalancı peygamber kimdir?
Müseylime, İslam’a göre sahte peygamber olarak tanımlanır ve bazı Müslüman kaynaklarda “büyük yalancı” manasına gelen el-Kezzâb (اَلْكَذَّابُ) adıyla anılır. Müseylime’nin Yemame Muharebesi’nda Vahşi bin Harb tarafından öldürülme sahnesi.
Hz Hamza’yı öldüren Vahşi kimdir?
Hz. Hamza’nın bir kayanın arkasında Sibâ’ b. Abdüluzzâ ile çarpışıp onu öldürdükten sonra kendisinin bulunduğu yere yaklaştığını görünce mızrağını fırlatarak onu şehid etti; ardından yanına giderek ciğerini söktü ve Hind’e götürdü.
