Kebikeç kelimesi, Farsça kökenli bir kelime olup Türkçe’de kullanılan bir terimdir. Türkçede “konukseverlik” anlamına gelir ve genellikle misafirperverliği ifade etmek için kullanılır. Kebikeç, Türk kültüründe önemli bir değerdir ve sosyal ilişkilerde önemli bir rol oynar.
Kebikeç, Türkiye’de uzun yıllardır kullanılmaktadır ve hala günlük hayatta sık sık kullanılan bir kelimedir. Türk halkı, misafirlere karşı özel bir ilgi gösterir ve misafirlerini memnun etmek için elinden gelen her şeyi yapar. Kebikeç, konukseverlik anlayışının bir ifadesi olarak kabul edilir ve Türk halkının kültürel bir özelliğidir.
Kebikeç, Türk halkı için önemli olduğu kadar, diğer kültürler için de ilgi çekici bir kavramdır. Yabancılar Türk misafirperverliğiyle sık sık karşılaşır ve bu durum onları etkileyebilir. Kebikeç, Türk kültürünün bir parçası olarak diğer toplumlarla olan ilişkileri olumlu yönde etkiler.
Kebikeç kavramı, Türk halkının geleneksel değerlerinden biridir ve zamanla değişime uğramıştır. Günümüzde bu kavram, modern yaşam tarzıyla birleştirilerek farklı bir anlam kazanmıştır. Kebikeç, sadece misafirperverlik anlamına gelmez, aynı zamanda dostluk, paylaşım ve dayanışmayı ifade eden bir kavramdır. İnsanlar kebikeç ruhunu taşımak, başkalarıyla ilişkilerinde hoşgörü ve saygı göstermek için çaba sarf ederler.
Sonuç olarak, kebikeç kelimesi Türkçe bir terim olup misafirperverliği ifade eder. Türk halkı için önemli bir değer olan kebikeç, Türk kültürünün önemli bir parçasıdır ve diğer toplumlar üzerinde de olumlu etkilere sahiptir. Kebikeç, misafirperverlikten daha fazlasını ifade eden bir kavramdır ve dostluk, paylaşım ve dayanışmayı temsil eder.
Doğu mitlerinde ise bir hayvandan ziyade bir cin veyahut melek olarak anılırmış. Çok eskilerden el yazması eserlerin başına eserin müellifi tarafından “Yâ Kebikeç! Hıfz el varak ilâ kıyâmet.” (“Ya Kebikeç! Bu kitabı kıyamete kadar koru!”) şeklinde ya da aşağıdaki haliyle itinayla nakşedilirmiş.10 Eyl 2018
Biliyorum ki bazı okuyucular soracaktır: “Ne demek Yâ Kebîkeç?” Eski edebiyatımızla ülfeti olanların malumları olduğu üzere kitapları güveden, kurttan koruyan bir melek veya cinin adıymış güya Kebîkeç. Eskiden kitapların başında uygun bir yere “Yâ Kebîkeç” yazınca kitaba haşerelerin zarar veremeyeceklerine inanılırmış.
El yazması kitapları güvelerden korumak için üzerlerine yazılan ve tılsımlı olduğuna inanılan kelime. Elle yazılarak ortaya konan her çeşit kitap, risâle, murakka’, mektup, levha ve belgelerin ortak adı.
KİTAPLARIN MUHAFIZI Osmanlıda insanlar “Yâ hafız, yâ kebikeç” kelimelerini kitapların ilk sayfasına yazarak, haşeratın gazabından eseri muhafaza etmeye çalışırlarmış. Rivayete göre, hafız kelimesiyle birlikte yazılan Kebikeç, kitapları haşerattan koruyan melektir.24 Eki 2016
Arapça vech (وجه) kelimesinin harf sırasının değiştirilmesiyle (kalb) meydana getirilmiş olup sözlükte “şeref ve itibar” anlamına gelir (Lisânü’l-ʿArab, “cvh” md.; Tâcü’l-ʿarûs, “câh” md.).
GÛYİYÂ (ﮔﻮﻳﻴﺎ) zf. (Fars. gūyā’dan gūyiyā) Güya, sanki [Vezin gereği nazımda kullanılmıştır]: Gûyiyâ fevvâre-i âteş-feşandır çeşmimiz (Leskofçalı Gālib).
1. Bir şeyin esası, öz, maya. 2. Güç, enerji.
Hu (Arapça هو), Arapça “O” anlamına gelen ve kullanılan bir ifadedir.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…