Kaf Dağı hikayesi, Osmanlı döneminde yaşayan ve dünya bilim tarihine adını yazdırmış olan Nasreddin Hoca’nın anlatılarından biridir. Bir gün Hoca, gördüğü bir rüya üzerine Kaf Dağı’na tırmanmaya karar verir. Rüyasında, Kaf Dağı’nın tepesinde adaletsizlik ve haksızlıklarla dolu bir dünya olduğunu görür ve katılımcı bir şekilde bu sorunlara çözüm bulmak istemektedir.
Hoca, dağa tırmanırken birçok engelle karşılaşır. Zorluklarla mücadele ederek, dağın tepesine ulaşır. Ancak burada, rüyasında gördüğü adaletsizlik ve haksızlıkların gerçek dünyadaki bir yansımasını görür. Dağın tepesindeki insanlar acımasız ve bencilce davranmaktadır. Hoca, bu durumu düşünür ve tam tersi bir dünya düzeni oluşturmak için harekete geçer.
Hoca, insanların birbirlerine yardımcı olmaları ve adil bir yaşam sürdürmeleri gerektiğini anlatmaya çalışır. İnsanlara ders vermek için onları Kaf Dağı’na çağırır. İnsanlar şaşkınlıkla Hoca’yı izler ve onun nasıl böyle bir düşünceye kapıldığını merak ederler. Hoca, onlara adaletin ve eşitliğin önemini vurgulayarak, Kaf Dağı’ndaki yanılsamalı düzeni ortadan kaldırmayı amaçladığını açıklar.
Hikaye, dünyanın bilge insanlara ve insanların adalet ve eşitlik gibi değerlere sahip çıkması gerektiğini anlatmaktadır. Kaf Dağı, insanların kendi içlerindeki adalet ve eşitlik anlayışını bulmalarını teşvik eden bir metafordur. Eğer herkes bu değerleri benimseyebilirse, dünya daha adil bir yer haline gelebilir.
Nasreddin Hoca’nın Kaf Dağı hikayesi, insanların düşünce ve davranışlarının sonucunda ortaya çıkan adalet ve eşitlik sorunlarını gözler önüne sermektedir. Hikaye, sadece eğlenceli ve mizahi bir şekilde anlatılmakla kalmayıp, aynı zamanda derin bir anlam taşımaktadır. Kaf Dağı, insanların yanılsamalara ve adaletsizliklere karşı mücadele etmelerini teşvik eden bir sembol olarak kullanılmıştır.
İptidai kültürlerden itibaren gelişim süreci izlenebilen bu motif İslâm kültüründe Kafdağı adıyla bilinir. Kur’an’da bir bilgi bulunmamasına rağmen tefsir, tarih ve edebiyat literatüründe bu konu genişçe işlenmiştir.
Emine Işınsu Türk edebiyatının önde gelen modern romancılarındandır. Işınsu’nun 1988’de yayımlanan Kaf Dağı’nın Ardında adlı romanı bir arayış romanıdır.15 Ara 2020
Emine Işınsu Türk edebiyatının önde gelen modern romancılarındandır. Işınsu’nun 1988’de yayımlanan Kaf Dağı’nın Ardında adlı romanı bir arayış romanıdır.15 Ara 2020
Kaf Dağı, genellikle masallarda yer alan, dünyayı çevrelediğine inanılan, arkasında cinlerin, perilerin bulunduğu varsayılan, zümrütten yapılmış bir yerdir. Fars mitolojisine ait Zümrüd-ü Anka kuşunun bu dağda yaşadığı düşünüldüğünde Kaf dağının aynı kültüre ait bir efsane dağ olduğu anlaşılabilir.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…