Soyunun ikinci halifeye dayandığını iddia eden Kâbil asıllı bir aileye mensuptur. Tasavvufa ve özellikle vahdet-i vücûda dair birkaç risâlenin müellifi olan babası Çiştiyye ve Kādirî şeyhi idi.
Rabbî “Rabbe tâbi olan” demektir; rabbânî ise rab bilgisine sahip olma ve rabbe itaat etme özellikleriyle nitelenen kişiyi ifade eder. Rabbânî kelimesine ayrıca “din ve ilim konusunda derinleşen, hem ilim ve amelde hem muallimlikte kemale ermiş kişi” anlamları verilmiştir.
İmam Rabbanî, ilahiyat konusunda temelde hanefî-matüridî çizgide yer alır. Mektuplarında İmam Ebu Hanife’nin adını zikrederek atıfta bulunması bunun en açık göstergesidir. Zaten yaşadığı yer özellikle hanefi mezhebinin hakim olduğu bir bölgedir.
İmâm-ı Rabbânî’nin halifelerinden, Müceddidiyye tarikatını Hindistan ve Hicaz’da yayan mutasavvıf. Tasavvuf ve İslâm düşünce tarihinde büyük etkileri bulunan sûfî müellif. Vahdet-i vücûd düşüncesinin Muhyiddin İbnü’l-Arabî’den sonraki en önemli temsilcisi.
Hazret-i Ömer’in soyundan olduğu için, Faruki nesebiyle anılmış, Serhend şehrinden olduğu için de oraya nisbetle, Serhendi denilmiştir. Bütün bu vasıflarıyla birlikte ismi, imam-ı Rabbani Müceddid-i elf-i sani Şeyh Ahmed-i Faruki Serhendi’dir.
Müfessirlerin ekserisi, Kur’ân-ı Kerîm’de coğrafi konumuyla birlikte tasvir edilen Zülkarneyn seddinin Uzak Doğu bölgelerinde olduğunu ifade etmişlerdir. Kadı Beyzavi gibi bazı âlimler de bu seddin Azerbaycan ile Ermenistan tarafında, Türkistan topraklarının bittiği yerde olduğunu söylemişlerdir.25 באפר׳ 2011
Her iki kaynakta kastedilen Yecüc Mecüc Seddi, Çin Seddi’dir.
Müfessirlerin ekserisi, Kur’ân-ı Kerîm’de coğrafi konumuyla birlikte tasvir edilen Zülkarneyn seddinin Uzak Doğu bölgelerinde olduğunu ifade etmişlerdir. Kadı Beyzavi gibi bazı âlimler de bu seddin Azerbaycan ile Ermenistan tarafında, Türkistan topraklarının bittiği yerde olduğunu söylemişlerdir.25 באפר׳ 2011
Bazı araştırmacılara göre ise Zülkarneyn, Musa’dır. Ayrıca Zülkarneyn’in, Bilge Kağan veya antik çağda yaşamış bir başka Türk komutan ya da Oğuz Han olduğu da iddia edilmektedir.
Peygambere (s.a.v.) yönelttikleri bir soru hatırlatılarak Zülkarneynve Ye’cüc-Me’cüc kavminden bahsedilir. (Kehf Suresi: 83-98) Bu ayetlerde Zülkarneyn, değişik yerlere seyahat eden,insanlara yardımcı olan, zalimlere karşı mazlumların yanında yer alan bir kişi; Ye’cüc-Me’cüc kavmi, kendilerindenemin olunmayan zalim ve …
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…