İnançta, dinde, mezhepte, fikirde böyle bir mutabakat aranır ve hak din, hak mezhep ve hak yol denir. Hakikat de aynı anlamda kullanılır. Tasavvufta hakikat daha ziyade manevi gerçekleri, melekût âlemindeki varlıkları, ilâhî sır ve hikmetleri anlatmak için kullanılır.
Şeriat Hakk’a kulluk etmek, hakikat ise O’nu müşahede etmektir.
Tasavvufta ilahi hikmet ve sırlara, manevi gerçeklere aşina olanlara hak ehli ve hakikat ehli veya muhakkik denir. Bunlar ilahi hakikati yaşamış, içselleştirmiş ve özümsemiş Hak ile hak olmuş ârifler ve velilerdir.
Hakikat kapısının makamları “Alçakgönüllü olmak, kimsenin ayıbını görmemek, yapabileceğin hiçbir iyiliği esirgememek, Allah’ın her yarattığını sevmek, tüm insanları bir görmek, birliğe yönelmek ve yöneltmek, gerçeği gizlememek, manayı bilmek, Tanrısal sırrı öğrenmek, Tanrısal varlığa ulaşmak”tır.
Hakikat, zahirin ardındaki örtülü ve gizli mana, dinî hayatın en yüksek seviyede yaşanarak ilâhî sırlara aşina olunmasıdır. Marifet ise, düşünce ve himmetle, vicdan ve iç tefahhusla elde edilen hususî bir bilgidir.
İslâm inancında İsrailoğulları’na gönderilen ve kendisine Zebur verilen peygamber olarak tanımlanmıştır. Yahudi inancında Kral olarak kabul edilen Davut, Kitab-ı Mukaddes’te “David” ismiyle anılır.
MÖ 1040 – MÖ 970), Tanak’a göre, Birleşik İsrail Krallığı’nın kralı olmuş bir Yahudi kraldı. İşboşet’in yerine gelir ve tahtı kendisinden sonra oğlu Süleyman’a bırakır. Tanak’ta yansıtılan Davud’un karakteri ve yaptıkları, onu Yahudi geleneğinin en önemli şahsiyetlerinden ve İsrail halkının en büyüklerinden biri yaptı.
Mezmurlar Kitabı (İbranice: תְּהִלִּים, romanize: Tehillim, lit. “övgüler”), popüler ismiyle Zebur, Tanah’ın üçüncü bölümü, Ketuvim’in (“Yazılar”) ise ilk kitabı olan Yahudi kutsal kitabıdır. Kitabın “gökten indiricisi” olduğuna inanılan Kral Davud’a ithafen Davut’un Mezmurları da denir.
Kur’ân-ı Kerîm’de Câlût olarak adlandırılan bu kişinin ismi Ahd-i Atîk’te Golyat şeklinde geçmektedir.
Dâvûd da bir an bile olsa intikam duygusuna kapıldığı için tövbe etmiş veya gerçek öyle olmadığı halde onların kendisini öldürmek için geldiklerini zannetmiş ve bu suizan sebebiyle tövbe etmiştir. Kıssa şu şekilde de açıklanabilir: Kur’ân-ı Kerîm’de de belirtildiği gibi Hz.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…