Cihat kelimesi, İslam dininde önemli bir yer tutan kavramlardan biridir. Arapça kökenli olan cihat kelimesi, genel anlamıyla “mücadele etmek” veya “çaba sarf etmek” anlamlarını içerir. İslam’a göre cihat, dört farklı şekilde gerçekleştirilebilir: nefsi cihat, ilim cihada, mal ile yapılan cihat ve silahla yapılan cihat.
Nefsi cihat, kişinin kendi nefsiyle mücadele etmesini ifade eder. Kişinin kötü düşünceleri, arzuları ve kötülüklerle savaşması anlamına gelir. İlim cihadı ise kişinin bilgi ve bilinç seviyesini geliştirerek iyiliği yayma amacını taşır. İlim cihadı, kendi içsel mücadelesiyle başlayan ve daha sonra başkalarına da ışık tutan bir süreçtir.
Mal ile yapılan cihat, kişinin maddi kaynaklarını başkalarına yardım etmek için kullanmasını ifade eder. İslam’a göre, zekat vermek veya hayırseverlik yapmak da mal ile yapılan cihadın bir parçasıdır. Son olarak, silahla yapılan cihat, İslam dini tarafından meşru müdafaa amacıyla kabul edilir. Müslümanlar, kendileri veya toplumlarına yönelik tehditlerle mücadele etmek için silah kullanabilirler.
Gaza cihat ise, İslam dininde özel bir yere sahip olan bir tür silahlı cihattır. İslam’a göre, bir müslümanın yaşadığı yer Müslümanlara saldıran veya İslam’ın yayılmasına engel olan bir işgalci tarafından kontrol altına alındığında, müslümanlar bu toprakları geri almak için gaza cihat yapabilirler. Bu tür bir cihat, genellikle savunma amaçlıdır ve sadece doğrudan bir tehditle karşı karşıya kalındığında gerçekleştirilir.
Gaza cihadının hedefi, başka bir dini yaymak veya zorla kabul ettirmek değildir. Tam aksine, İslam’ı yaymak için silahla mücadele etmek, Müslümanların yaşamlarını, topraklarını ve inançlarını korumayı amaçlar. Ayrıca, İslam dini, savaşta masum insanların ve sivil halkın hedef alınmasını kesinlikle yasaklar.
Sonuç olarak, cihat kavramı İslam dininde önemli bir yer tutar ve farklı şekillerde gerçekleştirilebilir. Gaza cihat ise, İslam’ın savunulması ve toprakların geri alınması amacıyla silahla mücadele etmeyi ifade eder. Ancak İslam’ın öğretileri, savaşta masum insanlara zarar verilmesini kesinlikle yasaklar ve sivillere zarar vermek dini kurallara aykırıdır.
Büyük cihat, insanın benliğinde barındırdığı kötülüğe ve dünyevi zevke olan yakınlığına karşı verdiği mücadele olarak tanımlanmıştır. Küçük cihat ise İslam’ı savunma, hakim kılma ve fiili savaş anlamda dini mücadeledir. İslam’a göre cihat dört şekilde gerçekleştirilir: Kalp ile, dil ile, el ile ve kılıç ile.
Cehd kelime kökeninden türetilmiş olan cihat; din için mücadele etmek ve din için savaşmak anlamına gelir. Gaza da yine cihat kelimesiyle eş anlamlıdır. Gaza ve cihat anlayışında öncelik İslam’ı müşrik ve münafıkların saldırısından korumaktır.19 באוג׳ 2022
– Kalp ile, dil ile, el ile ve kılıç ile. …
– İkincisi İslam’ın dil ile yayılmasıdır.
– Üçüncüsü insanın doğru şeyleri yapması anlamına gelir.
– Dördüncüsü ise inançsızlarla ve İslam düşmanları ile fiziksel savaş anlamına gelir.
Seyyid Ebu’l-A’lâ Mevdudî (Urduca: ابو الاعلی مودودی) (d. 25 Eylül 1903, Haydarabad – 22 Eylül 1979), Pakistanlı müfessir, İslam âlimi, gazeteci ve yazar.
17 yaşında Hind müslümanları tarafından sevilerek okunan “El Cihad” gazetesinin Yazı işleri müdürü oldu. 24 yaşında büyük yankılar uyandıran İslâmda Cihad adlı kitabını yazdı. Pakistan’ın kuruluşundan sonra “Cemaat-i İslâmi”yi oluşturdu ve 1979 yılında vefatına kadar liderliğini yaptı.
Asıl adı Mevlana Ebu’l Ala olan Mevdudi, 25 Eylül 1903’te Hindistan’da Haydarabad eyaletinin Dekran şehrinde (Şimdiki Pakistan’da) doğdu. Dedesi Hint yarımadasının etkin olan Çiştiye tarikatının meşhur şeyhlerindedi. Babası Seyid Ahmed Hasan 1903 yılında Delhi şehrine yerleşti.22 בספט׳ 2023
Mevdudi, Hindistan’da Müslümanların kurtuluşu için mücadele eden, Tefhimul Kuran tefsiri ile bilinen müfessir, İslami bir hayat nizamı yaşayan basiretli bir lider, sancılı bir gazeteci, örnek bir eş-babadır. Mevdudi tefsiri ve kitapları ile ardında ilmi bir servet bırakmıştır.
Mevdûdî, tercümesinde Kur’an’ı serbest bir metot takip ederek anlaşılabilir bir dille aktardığını ifade eder. Eser Arapça, Türkçe ve İngilizce gibi birçok dile çevrilmiştir.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…