Ezan makamı, İslam dinindeki namaz vakitlerini bildiren ve camilerde okunan melodik bir dindarlık sembolüdür. Ezanın kökenleri İslam peygamberi Hz. Muhammed’e kadar uzanır. İslam dinine göre, Allah’ın emri doğrultusunda namaz kılmak önemli bir ibadettir ve bu nedenle namaz saatlerinin duyurulması gerekmektedir.
Ezanın makamı Ortadoğu’nun tarihi geçmişi içinde şekillenmiştir. İlk olarak Arap yarımadasında geliştirilmiş ve daha sonra İslam’ın yayılmasıyla birlikte farklı kültürlere adapte edilmiştir. Günümüzde ise ezanın birçok farklı ülkede farklı melodilerle okunması geleneği devam etmektedir.
Ezan makamı, seslerin ritmik ve melodik bir düzen içinde kullanılmasını ifade eder. Bu düzen, seslerin birbirleriyle uyumlu bir şekilde birleşmesini sağlar ve ezanın etkileyici bir şekilde duyulmasını sağlar. Ezan okuyan kişiler, bu makamları ustalıkla kullanabildikleri takdirde, insanların ibadetlerini yerine getirmek için camilere gelmelerini tetikleyebilirler.
Ezan makamının oluşturulması zamanla ve deneyimler sonucunda gerçekleşmiştir. İlk başlarda, peygamber Muhammed’in yakın dostlarından biri olan Bilal’in sesiyle ezan okunduğu bilinmektedir. Daha sonraki dönemlerde, farklı medeniyetlerin etkisiyle ezanın melodik yapısı değişmiştir. Örneğin, Osmanlı İmparatorluğu döneminde ezan melodilerine Türk müziği öğeleri eklendi.
Günümüzde ezan makamı, çeşitli öğretim kurumlarında öğretilmekte ve bu alanda uzmanlaşmış insanlar tarafından icra edilmektedir. Ezan okuyan kişilere “muezzin” adı verilmektedir. Muezzinler, ses kontrollerinde ve ezan makamlarının doğru kullanımında uzmanlaşmışlardır.
Ezan makamı, İslam dininin önemli bir parçası olduğu kadar, Orta Doğu’nun kültürel ve müzikal mirasının da bir yansımasıdır. Ezanın melodisi ve ritmi, bir camiden duyulduğunda insanların o ibadet yerine yönelmelerini sağlar ve birlikteliği teşvik eder. Ezan makamı, geçmişten günümüze değerini koruyan ve dinleyicilere manevi bir deneyim sunan bir müzik formudur.
Beş gün gibi kısa bir sürede bunların öğretilmesi şüphesiz mümkün değildir. Bu beş gün içerisinde beş vakitte okunan ezanların makamları olan sabâ, uşşâk, rast, segâh ve hicâz makamlarıyla ezan okuma çalışmaları yapılmaktadır.
Geleneğimizde 5 vakit ezanın her birinin farklı makamlarda okunduğu görülür. Bağlayıcı olmamakla birlikte, sıralama şöyledir: Sabah ezanı saba, öğle uşşak, ikindi rast, akşam segâh, yatsı hicaz makamında okunur…20 Tem 2022
Geleneğimizde 5 vakit ezanın her birinin farklı makamlarda okunduğu görülür. Bağlayıcı olmamakla birlikte, sıralama şöyledir: Sabah ezanı saba, öğle uşşak, ikindi rast, akşam segâh, yatsı hicaz makamında okunur…20 Tem 2022
Beş gün gibi kısa bir sürede bunların öğretilmesi şüphesiz mümkün değildir. Bu beş gün içerisinde beş vakitte okunan ezanların makamları olan sabâ, uşşâk, rast, segâh ve hicâz makamlarıyla ezan okuma çalışmaları yapılmaktadır.
Hâlidîlik, İslam’ın Sünnîlik mezhebine bağlı bir tarîkat olan Nakşibendîliğin en yaygın kollarından biridir. Kol, adını Kürt İslam âlimi Halid Bağdadî’den alır. Türkiye’de etkinlik gösteren Nakşibendî şeyhleri genellikle Halidî’dir.
Abdulbaki Erol, 2 Mayıs 1949 tarihinde Adıyaman’ın Kâhta ilçesinin Menzil Köyünde dünyaya geldi. Babası Seyyid Abdulhakim el-Hüseyni’dir. Adıyaman, Siirt ve Van’da dini eğitim ve Arapça eğitimi aldı.12 Tem 2023
Büyük alim ve büyük Allah dostu olan Seyyid Abdulhakim el Hüseyni’nin (k.s) hayatı merak ediliyor. Gavs-ı Azam ve Gavs-ı Bilvanisi olarak da bilinen Seyyid Abdulhakim El Hüseyni hazretleri 1905 yılında Bitlis’in Baykan ilçesinin Bilvanis Köyünde dünyaya geldi.
Tarikatın temeli, Bahaeddin Nakşibend’in de mensup olduğu ve Yusuf el-Hemedânî tarafından kurulan ve sonrasında halifesi Abdulhalik Gücdevani tarafından sistemleştirilen Hâcegân tarikatına dayanır. Nakşibendilik tarikatı ise kökenini soy olarak Ali ve altıncı imam Cafer-i Sadık’a dayandırmaktadır.
Merkezi Adıyaman’da bulunan Menzil tarikatının (Nakşibendi tarikatı) “şeyh”idir. Abdulbaki Erol, 2 Mayıs 1949 tarihinde Adıyaman’da Kâhta ilçesinin Menzil Köyünde doğmuştur. Babası Seyyid Abdulhakim el-Hüseyni’dir.12 Tem 2023
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…