Enam Suresi 152. ayet, genel yargı kavramını ele alan bir Kuran ayetidir. Allah’ın emirlerini yerine getirenlere vaat ettiği nimetlerin yanı sıra, günahkarları ve isyan edenleri de cezalandıracağını belirtmektedir. Genel yargı, kişilerin davranışlarının sonuçlarını doğrudan etkileyen bir ilkedir.
Bu ilke, insanları düşünmeye ve hareket etmeye teşvik etmektedir. İyi bir davranış gösterildiğinde, hoş sonuçlar elde edileceği bilinciyle insanlar daha özverili ve erdemli davranma eğilimi gösterirler. Aynı şekilde kötü davranışlar da olumsuz sonuçlar doğuracağından, insanlar kötü eylemlerin sonuçlarından kaçınmaya çalışırlar. Bu nedenle, genel yargı her insanın kendi hareketlerinden sorumlu olduğunu ve bu hareketlerin sonuçlarını yaşayacağını anlamasını sağlar.
Enam Suresi 152. ayet, insanları sorumluluk sahibi olmaya teşvik ederken aynı zamanda da onlara Allah’ın adil olduğunu hatırlatmaktadır. İnsanlar, yaptıklarının sonuçlarını doğrudan yaşayacakları için adaletin gerçekleşeceğine inanırlar. Bu düşünce insanları Allah’ın hükümlerine uymaya, iyi bir davranış sergilemeye ve kötülüklerden kaçınmaya motive eder.
Ayet ayrıca, insanların kendi iradeleriyle doğru yolu seçmelerinin önemini vurgulamaktadır. İnsanların eylemleri, tercihleri ve seçimleri kendi sorumlulukları altındadır. Bu nedenle herkes, Allah’ın hükümlerini yerine getirerek ve onun yoluna uyunarak kendi kaderini şekillendirebilir.
Genel yargı kavramı, insanların hareketlerinin sonuçlarını doğrudan yaşayacakları bilinciyle, insanları doğru yola yönlendiren ve kötülüklerden kaçınmaya teşvik eden önemli bir prensiptir. Enam Suresi 152. ayet, insanları sorumluluk sahibi olmaya teşvik ederken aynı zamanda adaletin gerçekleşeceğini hatırlatmaktadır. İnsanlar, kendi iradeleriyle Allah’ın hükümlerini yerine getirebilir ve böylece geleceklerini şekillendirebilirler.
“Rüşd çağına erişinceye kadar yetimin malına, sadece en iyi tutumla yaklaşınız; ölçü ve tartıyı adaletle yapınız! Biz, herkese ancak gücünün yettiği kadarını yükleriz. Söz söylediğiniz zaman, yakınlarınız dahi olsa adaletli olunuz; Allah’a verdiğiniz sözü tutunuz.
İlgili ayetin meali şöyledir: “De ki: Gelin Rabbinizin size neleri haram kıldığını okuyup açıklayayım: O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın, anneye babaya iyi davranın, fakirlik endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin, çünkü sizin de onların da rızkını biz veriyoruz. Kötülüklerin açığına da gizlisine de yaklaşmayın.29 Haz 2021
En’âm sûresinde tevhid inancının, peygamberliğin, yaratılışın, yeniden dirilişin kesin delilleriyle şirk ve dalâlet ehlinin sapık görüşlerini, bâtıl inanışlarını red ve iptal eden belgeler bulunmakta, eti yenilen ve yenilmeyen hayvanlarla ilgili açıklayıcı bilgiler, helâl ve harama ait hükümler yer almaktadır.
“Yetimin malına yaklaşmayın, ancak erginlik çağına kadar en güzel bir şekilde (onun malını koruyup artırmak şartıyla kullanabilirsiniz) Ölçü ve tartıyı tam, adaletle yapın.” Biz kimseye gücünün yettiğinden fazlasını yüklemeyiz. “Söz söylediğiniz zaman, yakınlarınız da olsa adaleti gözetin.
En yaygın hukukî işlemi ve borç kaynağını ifade eden bir hukuk terimi. Yapılacak bir iş karşılığında ücret taahhüt etme, mükâfat vaad etme, vaad edilen ücret ve mükâfat anlamında kullanılan fıkıh terimi.
Osmanlı Devleti idari bakış açısına göre ecir, yukarıda izah edilen ve dünyevi karşılığı olarak ifade edilen ücret ya da ücretle çalışan anlamında kullanılmaktadır.
Sözlükte ecr “bir işe karşılık ücret ödemek, mükâfatlandırmak” mânasında masdar, ayrıca “ücret” veya “mükâfat” anlamında isim olarak geçer. Kelime her iki kullanışa bağlı olarak “bir şeyi kiraya vermek” ve “mehir” mânalarına da gelir.
Ecir, sevap ve ceza kelimeleri arasında anlam benzerliği bulunmakla beraber aralarında fark olduğunu söyleyen âlimler vardır. Bu âlimlere göre ecir daha çok faydalı işlere verilen karşılığı ifade eder. Ceza ister faydalı (iyi) ister zararlı (kötü) olsun bütün işlere verilen karşılık anlamına gelir.
En yaygın hukukî işlemi ve borç kaynağını ifade eden bir hukuk terimi. Yapılacak bir iş karşılığında ücret taahhüt etme, mükâfat vaad etme, vaad edilen ücret ve mükâfat anlamında kullanılan fıkıh terimi.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…