“Emri bil maruf”, Arapça kökenli bir terim olup, Türkçe’de “iyiliği emret, kötülükten sakındır” anlamına gelmektedir. İslam ahlaki değerlerine göre, insanların toplumda birbirleriyle etkileşim halinde oldukları düşünüldüğünde, insanlara iyilikleri emretmeli ve kötülüklerden uzak durmalarını sağlamak için uyarılarda bulunmalıdır. Bu terim, dini metinlerde sıklıkla kullanılan ve Müslümanların toplum içinde sorumluluklarını yerine getirmelerini öğütleyen bir prensiptir.
Emri bil maruf, Peygamber Muhammed’in örnek yaşamı ve hadislerinde de vurgulanan bir kavramdır. Müslümanlar, toplumda insan haklarını korumak, adaleti sağlamak, dürüstlüğü teşvik etmek ve zulme karşı çıkmak gibi birçok değeri içeren ilkeleri hayatlarının bir parçası haline getirmek zorundadır. İslam inancına göre, bu prensibi yerine getirmek Allah’a karşı bir sorumluluktur ve insanların dünya ve ahiret hayatlarında daha iyi bir şekilde yaşamalarını sağlar.
Emri bil maruf prensibi aynı zamanda sosyal adaletin sağlanması ve toplumsal düzenin korunması için de önemlidir. İnsanlar birbirlerine yardım etmeli, dürüst olmalı ve doğruyu söylemeli, aile içinde, iş yaşamında ve toplumda herkesin hak ve adaletine riayet etmelidir. Aynı şekilde, kötü davranışlara karşı çıkmak ve insanları bu tür davranışlardan uzak tutmak da bu prensibin bir gereğidir.
Emri bil maruf ilkesi, insanların bireysel ve toplumsal hayatlarında sorumluluklarını yerine getirerek daha adil, huzurlu ve uyumlu bir toplum yaratmalarına yardımcı olur. Bu prensip, insanlar arasında dayanışmayı ve insan haklarına saygıyı teşvik ederken, aynı zamanda kötülüklerin yayılmasını da engellemektedir. Emri bil maruf, her Müslümanın hayatında beşeri ilişkilerde uygulaması gereken önemli bir ahlaki prensiptir.
Emr-i bi’l Ma’rûf ve Nehy-i anil Münker (Arapça: الأمر بالمعروف و النهي عن المنكر), “İyiliği emretmek ve kötülükten men etmek” anlamına gelen ve Füru-u Din’den iki farzı barındıran, Kur’an kökenli bir Arapça ifadedir.
İyiliği emredip kötülükten vazgeçirmeye çalışma yönündeki faaliyetler için kullanılan dinî, ahlâkî ve hukukî bir tabir.
Emr-i bi’l ma’rûf ve nehy-i anil münker (Arapça الأمر بالمعروف و النهي عن المنكر), Âl-i İmrân suresi 104, Tevbe Suresi 112, Hûd suresi 116. ayetleri vb. birçok ayette görülen, Kur’an kökenli bir ifadedir ve dini literatürde insanlara “iyiliği emretmek ve insanları kötülükten menetmek” anlamında kullanılır.
Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem de yolda duran insanlara dahi: “Yolun hakkını emri bil maruf nehyi anil münker yapmakla verin”1 buyurarak bu vazifenin ne kadar önemli olduğunu bildirmiştir.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…