“Din” kelimesi, genel olarak insanların inançları, inanç sistemleri, ibadetleri ve manevi düşüncelerinin bir ifadesi olarak kullanılır. Farklı kültür ve toplumları kapsayan kavram, geniş ve çeşitli anlamlara gelebilir.
İlk olarak, “din” kelimesi, bir inanç sisteminin, tanrıya olan inancın veya kutsal kitaplara dayalı bir öğretinin ifadesi olarak kullanılır. İnsanlar, bu inanç sistemlerine göre tanrıya bir bağlılık, ibadet, dua, ritüeller ve takip etmeleri gereken ahlaki prensipler geliştirirler. Örnek olarak, İslam, Hristiyanlık, Hinduizm, Budizm gibi dünya dinleri bu anlamda kullanılır.
“Din” kelimesi aynı zamanda insanların manevi gereksinimlerini karşılamak için bir araya geldikleri toplumsal kurumları ifade eder. Bu kurumlar, ibadethaneler, kiliseler, camiler, tapınaklar, havralar gibi yerlerde toplanan insanları kapsar. Bu yeri ve zamanı belirli etkinliklerde bir araya gelen insanlar, ibadetlerini gerçekleştirir, dini törenleri kutlar ve manevi liderlerden öğütler alır.
Son olarak, “din” kelimesi sürekli bir arayış, bireysel bir inanç veya kişisel bir anlam arayışı anlamında da kullanılabilir. İnsanlar, kendilerine anlam, değer ve amaç ararken, dini kavramlara başvururlar. İnançları, değerleri ve ruhsal deneyimleri dini bir çerçevede anlamlandırarak hayatlarını yönlendirebilirler.
Sonuç olarak, “din” kelimesi farklı anlamlarda kullanılan çok yönlü bir kavramdır. İnanç sistemleri ve ibadetlerin yanı sıra toplumsal kurumları ve bireysel anlamları ifade eder. İnsanların maneviyat ihtiyaçlarını karşılayan ve hayatlarını etkileyen önemli bir bileşendir.
Bu kelimenin doğrudan kıyamet anlamı yoktur. Ancak din kelimesinin ceza ve hesap anlamları dikkate alınırsa “din günü”nün karşılığı, “ceza-mükâfat ve hesap günü” demek olur. Buna göre, “din günü,” her işin karşılığının verileceği son gün ve gelecekte mükâfat ve cezanın dağıtılacağı vakit demektir.
Buna göre din, hâlik ve mâbud olan Allah’a nisbetle “hâkim olma, itaat altına alma, hesaba çekme, ceza-mükâfat verme”; mahlûk ve âbid olan kula nisbetle “boyun eğme, aczini anlama, teslim olma, ibadet etme”dir.
Öte yandan Kur’ân-ı Kerîm’de din kelimesi hem ulûhiyyeti hem de ubudiyyeti ifade etmektedir. Buna göre din, hâlik ve mâbud olan Allah’a nisbetle “hâkim olma, itaat altına alma, hesaba çekme, ceza-mükâfat verme”; mahlûk ve âbid olan kula nisbetle “boyun eğme, aczini anlama, teslim olma, ibadet etme”dir.
Kur’ân-ı Kerîm’de din kelimesinin ifade ettiği mâna, on altı yerde geçen “Allah’ın dini, din Allah için, hak din, dosdoğru din, hâlis din”; on üç yerde geçen “din günü”, on yerde geçen “dinde ihlâslı olma” şeklinde vurgulanmaktadır.
Bir kelime içerisinde harfi med bulunur ise, bunlar vav, ya, elif olabilir, harfi med sonrasında eğer sebebi med yoksa o zaman meddi tabi olarak isimlendirilmektedir. Meddi tabinin ne kadar uzatılması gerektiği de bilinmesi gereken konulardan bir tanesidir. Bu bir elif kadar olmalıdır.16 Haz 2021
Tabiî medlerin oluşumunda “med harfleri” (hurûf-ı med) adı verilen şu üç harften birinin bulunması şarttır: Kendisinden önceki harf (mâ kabli) üstün harekeli olduğunda daima med harfi olan elif (نا gibi); kendisi sâkin, bir önceki harf ötre harekeli vav (قولوا gibi); kendisi sâkin, bir önceki harf esre harekeli yâ (في …
و harfi harekesiz olup kendisinden önceki harfin harekesi ötre olursa و med harfi olur. Kendisinden önceki harf kalın bir harf ise “u” sesi ile bu kalın harfi uzatır. Eğer kendisinden önceki harf ince bir harf ise “u-ü” arası bir sesle bu ince harfi bir elif miktarı uzatır.
Harekesi olmayan elif harfi, kendinden önceki fetha harekeli harfi; harekesi olmayan vav harfi kendinden önceki dammeharekeli harfi; harekesi olmayan ya harfi de kendinden önceki kesraharekeli harfi uzatarak okutur. Buna meddi tabii denir.17 Tem 2014
Tabiî medlerin oluşumunda “med harfleri” (hurûf-ı med) adı verilen şu üç harften birinin bulunması şarttır: Kendisinden önceki harf (mâ kabli) üstün harekeli olduğunda daima med harfi olan elif (نا gibi); kendisi sâkin, bir önceki harf ötre harekeli vav (قولوا gibi); kendisi sâkin, bir önceki harf esre harekeli yâ (في …
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…