Dahra, Fransızce kökenli bir kelime olup, Türkçedeki karşılığı “dar” veya “sıkışık” anlamına gelir. Bu terim genellikle dar ve sıkışık yerlerde yaşayan toplulukların yaşam tarzını ifade etmek için kullanılır. Dahra teriminin kullanımı, özellikle Kuzey Afrika’daki topluluklar arasında yaygındır ve bu bölgelerdeki insanların yaşam tarzını ve kültürel pratiklerini anlatan bir kavram haline gelmiştir.
Dahra’nın en belirgin özelliği, dar ve sıkışık bir alanda yaşamanın getirdiği zorluklara rağmen, bu bölgedeki toplulukların dayanıklılığı ve yaratıcı çözümleriyle ayakta kalmalarıdır. Dahra’da yaşayan insanlar, genellikle dar sokaklarda ve yüksek bina yapıları arasında yaşarlar. Bu yerlerde çoğunlukla dar alanlar nedeniyle birbirlerine yakın bir şekilde yaşamak zorunda kalırlar. Dahra semtlerindeki evler çoğunlukla birbirine bitişiktir ve dar sokaklardan oluşan labirent benzeri bir yapıya sahiptir.
Dahra, toplum içinde dayanışmayı ve komşuluk ilişkilerini güçlendiren bir yaşam tarzını da beraberinde getirir. İnsanlar genellikle birbiriyle yakın ilişkiler kurar ve birbirlerine yardım etme eğilimindedir. Bu topluluklarda komşuların birbirlerine destek olduğu ve sosyal bağların güçlü olduğu gözlemlenir.
Dahra’nın diğer bir özelliği ise sınırlı kaynaklara sahip olmalarıdır. Dar alanlarda yaşayan bu toplulukların temel ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli alanları ve kaynakları bulunmamaktadır. Bu nedenle Dahra semtlerinde insanlar sınırlı kaynakları en iyi şekilde kullanmaya çalışırlar ve pratik çözümler üretirler.
Sonuç olarak, Dahra dar ve sıkışık bir alanda yaşayan toplulukların yaşam tarzını ifade eden bir terimdir. Bu toplulukların dayanıklılığı, yaratıcılığı ve birlikte yaşama becerileri, dar alanlarda yaşamanın getirdiği zorluklara rağmen onların ayakta kalmasını sağlamaktadır. Dahra semtlerinde dayanışma ve komşuluk ilişkileri önemli bir yer tutarken, sınırlı kaynaklar en iyi şekilde değerlendirilir.
Dehre: Odun kesmek için kullanılan uç kısmı kıvrık demir araç.
İşte bu tiplerden bir tanesi de dehrî dir. Dehr kelimesi Arapça de-he-ra (ر/ه/د) kökünden türemiş bir isimdir. Kelimenin çoğulu edhûr ve duhûr şeklindedir. Dehrî, dehr kelimesine nisbeti sebebiyle bu isimle anılmış ve İslâm dünyasında genel olarak ateist ve materyalist düşünce akımlarını temsil etmiştir.28 Şub 2019
Dehr kelimesinin Osmanlıcada pek çok anlamı bulunmaktadır. Ebedi zaman anlamına gelmektedir. Bunun yanında bin yıllık zaman anlamına gelir.11 Mar 2021
Yezîd’e göre zaman, belli bir sezonu, dehr ise bölünemeyen bir zaman sürecini ifade eder.
Tilavet secdesine başlarken kıbleye doğru namazlık serip tilavet secdesine ‘ niyet ettim Allah rızası için Secde-i Tilavete’ diye niyet edilir. Ardından Tekbir getirerek (Allahuekber) direkt olarak secdeye varılır. Secdeye inilir ve secdeye varılır. Secdede 3 defa S’übhane rabbiyel ala’ denir.3 Oca 2023
Tilavet secdesi yapacak kişi, ellerini kaldırmadan doğrudan doğruya ‘Allahu ekber’ diyerek bir kere secdeye gidip üç defa “Sübhane Rabbiye’l-alâ” dedikten sonra yine ‘Allahu ekber’ diyerek secdeden kalkar. Böylece tilavet secdesi tamamlanmış olur. Yani tilavet secdesinden sonra teşehhüt miktarı oturmak ve selam yoktur.27 Nis 2022
A) Secde âyeti namaz dışında okunursa Hanefîler’e, Mâlikîler’e, İbn Teymiyye’ye ve Hanbelîler’de bir görüşe göre tilâvet secdesinin tek bir rüknü vardır, o da secdedir; elleri kaldırmaksızın bir defa “Allāhüekber” denilerek secdeye varılır; secdede üç defa “sübhâne rabbiye’l-a’lâ” denildikten sonra yine tekbirle …
Tilavet secdesi yapacak kişi, ellerini kaldırmadan doğrudan doğruya ‘Allahu ekber’ diyerek bir kere secdeye gidip üç defa “Sübhane Rabbiye’l-alâ” dedikten sonra yine ‘Allahu ekber’ diyerek secdeden kalkar. Böylece tilavet secdesi tamamlanmış olur. Yani tilavet secdesinden sonra teşehhüt miktarı oturmak ve selam yoktur.27 Nis 2022
Otururken âyeti işiten kişi ayağa kalkmadan secdeye gidebilir; secdeden sonra da ayağa kalkması gerekmez; ancak her iki durumda da ayağa kalkmak müstehaptır. Topluluk içinde secde âyeti okunduğunda tek tek veya cemaat halinde secde edilebilir. Cemaat halinde secde edilecekse saf olma zorunluluğu yoktur.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…