Cafer es Sadık, İslam fıkhı üzerine önemli katkılarda bulunan bir İmam’dır. 8. yüzyılda yaşamış olan es Sadık, Şiilik mezhebine bağlı olanlar tarafından büyük bir saygıyla anılmaktadır. Kendisi, İslam fıkhının önemli bir kolunu temsil etmektedir.
Cafer es Sadık’ın fıkhi görüşleri, İslam hukukunun birçok alanını kapsamaktadır. Gerek ibadetler, gerek ahlak kuralları, gerekse toplumsal ilişkiler gibi konularda detaylı hükümler ve yönergeler sunmaktadır. Bu nedenle, es Sadık’ın fıkhi kaynakları, hem Şii hem de Sünni alimler tarafından ilgiyle incelenmiştir.
Özellikle günümüz Şii İslamının temelini oluşturan İmamiye Mezhebi, Cafer es Sadık’ın fıkhi görüşlerine dayanmaktadır. Bu mezhep, İslam hukukunun pratik uygulamalarında es Sadık’ın hükümlerini referans alır ve bu hükümlere göre hareket eder. Dolayısıyla, Cafer es Sadık’ın fıkhi görüşleri, İmamiye Mezhebi’nin tevhidi dünya görüşünü yansıtır.
Cafer es Sadık’ın fıkhi düşüncelerinde, akılcılığın önemi büyüktür. Kendisi, Kur’an ve Sünnet’in yanı sıra akıl yürütme sürecine de büyük bir yer verir. Bu şekilde, İslam hukukunun uygulanmasında akıl ve vicdanın önemi vurgulanmış olur.
Sonuç olarak, Cafer es Sadık’ın fıkhi görüşleri, İslam hukukunda önemli bir rol oynamıştır. İmamiye mezhebi bu görüşleri esas alırken, diğer mezhepler de es Sadık’ın hükümlerini inceleyerek fıkhi tartışmalarda onun fikirlerini örnek almıştır. Bu nedenle, Cafer es Sadık’ın fıkhi mirası, İslam düşüncesinde kalıcı bir etki bırakmış ve hala günümüzde de önemini korumaktadır.
Eserlerinden isim olarak birbirine benzeyen tek eser “Kitabu ~-Tevhid’ dir. es-Sadık’a nisbet edilen bir çok eser ve risale mevcuttur. Çoğunluğu el yaz- ması olan bu eserlerin bir kaç tanesi matbudur.
Cafer-i Sadık hazretleri, Ehl-i beytten olup, on iki imamın altıncısı, Silsile-i aliyyenin dördüncüsüdür. Babası Muhammed Bâkır, dedesinin dedesi Hazret-i Ali’dir. İlim ve fazilette zamanının bir tanesi oldu. Din bilgilerinde olduğu gibi, zamanının bütün fen ilimlerinde de söz sahibiydi.
Ca’fer es-Sâdık (Arapça: جعفر الصادق; d. 699 veya 702, Medine – ö. 765, Medine) İsnâaşeriyye’nin altıncı, İsmâiliyye’nin beşinci imamı, Caferilik fıkhının kurucusu.
Eserlerinden isim olarak birbirine benzeyen tek eser “Kitabu ~-Tevhid’ dir. es-Sadık’a nisbet edilen bir çok eser ve risale mevcuttur.
1- İhrama girmeden önce, koltuk altı ve kasık kıllarını temizlemek, tırnak kesmek ve güzel koku sürünmek. 2- İhrama girerken gusletmek veya abdest almak. 3- Erkekler,izar ve rida denilen iki parça örtüye sarınmak. 4- İhrama niyyet ettikten sonra kerahet vakti değilse iki rek’at ihram namazı kılmak.
İhrama girilebilmesi için gerekli mikat mahali sınırına çıkış yapılması gerekmektedir. Görevli rehber eşliğinde mikat mahaline çıkılarak oradaki mescitte ihram niyeti edilerek 2 rekat ihram namazı kılınır. Birinci rekatta Fatiha’dan sonra Kâfirûn sûresini, ikinci rekatta da İhlâs sûresini okumak sünnettir.
Senin hiçbir ortağın yoktur.” Özel gününde olan bayanlar da niyet etmeli ve telbiye getirerek kendi elbiseleriyle ihrama girmelidir. Böylece kişi artık ihramlıdır ve ihram yasakları başlamıştır. İhramlı olarak; yolculuk boyunca Beytullah görülene kadar her fırsatta telbiye getirilmelidir.
1. Saç, sakal, bıyık tıraşı olmak, kasık veya koltuk altı temizliği yapmak, bedenin herhangi bir yerinden kıl koparmak, tırnak kesmek bütün mezheplerde ihram yasaklarından sayılmış, hatta tıraş olma yasağı ihram yasaklarını simgeleyen bir özellik taşıdığından ihramdan çıkış da tıraş olmak suretiyle mümkün kılınmıştır.
Söz konusu olan sünnet; giysileri ve ayakkabıları çıkararak, ihram elbisesine bürünmekle değil, ihram elbisesinin nitelikleri ile ilgilidir. Kadınlar ihram için özel bir kıyafete bürünmezler, normal elbiseleri, başörtüsü ve ayakkabısı ile ihrama girerler, ancak yüzlerini açık tutarlar.19 Haz 2022
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…