Avret yerleri, bir insanın cinsel bölgeleri ve özel bölgeleri olarak tanımlanır. İslam dininde avret yerlerinin örtülmesi önemli bir konudur. İslamiyet’te avret yerlerinin örtülmesi, toplumdaki ahlaki değerleri korumayı amaçlayan bir prensiptir. Kadınlar için avret yerleri; göğüsler, genital bölge ve popo olarak belirlenirken, erkekler için ise genital bölge ve popo kısımları avret sayılır.
Avret yerlerinin örtülmesinin birçok nedeni vardır. İslam dininin temel prensiplerinden biri olan namus, kişinin cinsel organlarını koruma ve gizleme zorunluluğunu getirir. Bu, bir kişinin kendisini ve başkalarını cinsel tacize, istismara ve kötü gözle bakmaya karşı koruma amacını taşır. Ayrıca, toplumun ahlaki değerlerini korumak ve cinselliği özel bir mesele olarak ele almak da bu örtünme gerekliliğinin bir başka nedenidir.
İslam dini, avret yerlerinin örtülmesini kadınlar ve erkekler için farklılaştırmaktadır. Kadınlar için başörtüsü, uzun kollu ve bol elbiselerle vücut hatlarını saklamak önerilirken, erkekler için genellikle sıradan giysiler yeterli kabul edilir. Toplumda bu farklılığın sebepleri, kadının cinsel cazibesini koruma gerekliliği ve erkeğin daha güçlü bir cinsel dürtüye sahip olduğu düşüncesine dayanır.
Avret yerlerinin örtülmesi, sadece İslam dininde değil, birçok kültürde ve dinde de benimsenen bir gelenektir. Bu gelenekler toplumdaki cinsel özgürlük kavramını sınırlayarak, bireylerin ve toplumun ahlaki değerlerini koruma amacını taşır. Ancak, avret yerlerinin örtülmesi konusu tartışmalara da yol açabilir. Bazıları, bu gelenekleri yozlaşmış bir anlayış olarak görürken, bazı insanlar da örtünmenin kişiyi baskı altına aldığını ileri sürerler.
Sonuç olarak, avret yerlerinin örtülmesi birçok toplumda ve dinde önemli bir konu olarak kabul edilir. İslam dininde avret yerlerinin örtülmesi gerekliliği, cinsel organları koruma ve toplumun ahlaki değerlerini koruma amacını taşır. Ancak, bu konu üzerinde farklı görüşler vardır ve herkesin bu konuda kendi düşüncelerine saygı duyulması önemlidir.
Kadının kadına avret yeri diğer mezhepler gibi, diz ile göbek arasıdır. Ancak diğer mezheplerden farklı olarak, kâfir kadınlarına da, göbek ile diz arası hariç, diğer yerlerini göstermesi caizdir. Diğer üç mezhepte caiz değildir. Hürmet-i müsahere, ana baba ile olduğu gibi yabancı insanlarla da olur.
el Cevab: Avretin bir şekilde görülmesi sebebiyle abdest bozulmaz. Dokunulması sebebiyle de bize göre abdest bozulmaz. Ama abdestin bozulmasını ya da gusül alınmasını gerektirecek sebepler oluşursa abdest yenilenir. Ya da gusül alınması gerekirse gusül abdesti alınır.
Erkeğin avret yeri, Hanefî, Malikî, Şafiî ve Hanbelîlerin oluşturduğu cumhuru fukahaya göre göbekle diz kapağı arasıdır. Hanefîler diz kapağını da avret mahalline dahil etmişlerdir. Hz. Peygamber bir hadisinde, “Müslüman erkeğin uyluğu avrettir.” buyurmuştur (Ahmed, III/478).
Onlara göre erkeğin galiz avreti tenâsül organları ile oturak yeridir. Bunun dışında kalan göbekle diz kapağı arasındaki diğer yerler hafif avrettir. Kadının göğsü, bunun hizasında bulunan sırt kısmı, kolları, boynu, başı ve dizden aşağısı hafif avrettir. Galiz avreti ise bunlar dışında kalan yerleridir.
Hukukun temel ilkelerini yansıtan, farklı alanlardaki fer’î meselelerin hükümlerini tamamen veya büyük oranda kuşatan tümel önerme anlamında fıkıh terimi.
Genellikle 3-5 gün içinde kargoya verilir. Dârülfünûn’da edebiyat dersi okutmuş olan (1908-1913 ) Mehmed Âkif, ders notlarını Kavâid-i Edebiyye adıyla kitaplaştırmak için bir girişimde bulunmuş, fakat her nedense bu girişim ilk formanın basımıyla sınırlı kalmıştır.
Fıkıh; en geniş anlamıyla kişinin hak, yetki ve sorumluluklarının bilincinde olmasıdır. Fıkıh ilmi ise kişinin Allah’a karşı ibadet yükümlülüğünü, helal haram ölçüsünü ve kişiler arası ilişkileri inceler. Fıkıh ilminin temel kaynaklarını Kur’an, sünnet, icma ve kıyas oluşturmaktadır.
TANZİMAT devrinde hazırlanmış Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye nin başındaki kavaid-i külliye (100 temel ve genel prensip), sadece hukuk konusunda değil, evrensel düşünce ve bilgelik konusunda da çok önemli bir metindir.29 Oca 2006
Kavâid-i Fıkhiyye, müellifinin fıkıh ve usul-i fıkıh ilimleri alanındaki birikimini, kabiliyet ve kapasitesini gösteren ve ona “fakih” unvanını bihakkın kazandıran bir eserdir.14 Kas 2018
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…