“Bana, AVEL Kürtçe mi?” başlıklı makale, Kürtçenin resmi bir dil olup olmadığı konusundaki tartışmalara odaklanmaktadır. Makale, Kürtçenin statüsünü ve Kürtçe konuşan topluluklardaki dil eğitimi politikalarını ele almaktadır.
Makale, Kürtçenin Türkiye, Irak, İran ve Suriye gibi dört farklı ülkede konuşulduğunu ve bunun Kürtçenin farklı lehçe ve varyasyonlarının olduğunu vurgulamaktadır. Kürtçenin bu bölgelerdeki kullanımı ve yaygınlığı, dilin hukuki statüsüne de bağlıdır. Makalede, bu dört ülkenin de Kürtçeyi resmi bir dil olarak kabul etmediği, ancak bazı ülkelerde Kürtçenin yardımcı bir dil olarak kullanıldığı belirtilmektedir.
Kürtçenin statüsü üzerine yapılan tartışmalara odaklanan makale, her bir ülkenin dil politikalarını ayrıntılı şekilde analiz etmektedir. Kürtçe konuşan toplulukların, dilin eğitiminde karşılaştıkları sorunları ve bu konuda yapılan politikaları da incelemektedir. Makalede, Kürtçe eğitiminin bazı ülkelerde sınırlı olduğu ve Kürtçe konuşan öğrencilerin eşitlikten ve eğitim fırsatlarından mahrum kaldığına vurgu yapılmaktadır.
Makalede, Kürtçenin resmi dil statüsüne kavuşması için atılması gereken adımlar ve dil politikaları üzerine öneriler sunulmaktadır. Kürtçe konuşan toplulukların, anadillerini korumak ve geliştirmek için dil eğitimi ve yayın faaliyetlerinin artırılması gerektiği belirtilmektedir. Bu çerçevede, Kürtçenin kamu hizmetlerinde kullanımının teşvik edilmesi ve Kürtçe eğitim materyallerinin hazırlanması gerektiği vurgulanmaktadır.
Makale, Kürtçenin resmi dil statüsüne kavuşması konusundaki tartışmaları ele alarak, Kürtçe konuşan toplulukların dil haklarını ve anadillerini koruma çabalarını gözler önüne sermektedir. Bu makale, Kürtçenin güçlendirilmesi ve korunması için atılması gereken adımların anlatılmasıyla, bu önemli konunun daha iyi anlaşılmasını sağlamaktadır.
Dilimize Arapçadan geçmiş olan Addetmek kelimesi ”add” kökünden türetilmiştir. Add, saymak anlamına gelirken, addetmek de kabul etmek, görmek, öyle saymak demektir. Günlük hayatta sıklıkla kullandığımız ”adet” kelimesi de aynı kökten türemiştir. Kelimenin yan anlamı ise varsaymaktır.16 Eyl 2021
Hem günlük hayatta hem de edebi eserlerde sıklıkla kullanılan addetmek kelimesi, bir şeyi öyle saymak ve kabullenmek anlamına gelir. Kelimenin yan anlamı ise yeterince bilgi sahibi olunmayan konularda ön yargılı olmak ve zannetmektir.14 Ara 2021
Zül kelimesinin anlamı bir şeyi aşağılama ya da bir kişiyi küçültme olarak ifade edilir. TDK sözlüğü içerisinde de küçümseyici ve aşağılayıcı şeklinde kullanılmaktadır. Hem kişi hem de bir şey niteliğinde kullanılmaktadır.2 Eyl 2022
Zül saymak (addetmek) DEYİMİ AÇIKLAMASI bir olay veya sözü küçültücü, alçaltıcı, aşağılayıcı olarak değerlendirmek.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…