Kuran-ı Kerim’in 7. suresi olan Araf, Peygamber Muhammed’e Allah’ın mesajlarını ilettiği surelerden biridir. Surenin adı, birçok anlamı olan “Araf” kelimesinden gelir. Araf, Arapça bir kelime olup “bilgisine ermiş olanlar” veya “iki şey arasında olan nokta” anlamlarına gelir. Araf Suresi, Hz. Adem ve Havva’nın cennetten kovulmalarından başlayarak, çeşitli kavimlerin geçmişlerine değinen birçok hikaye ve uyarı içermektedir.
Surenin temel anlatımı, insanoğlunun yaratılışından itibaren yaşadığı sıkıntılar ve günahlar ile ilgilidir. İnsanın nankörlük ve isyanı, nice peygamberler gönderilerek uyarılmanın yetersiz kalışı ve bu uyarıları dinlemeyen insanların sonu gibi konular ele alınır. Allah’ın kullarına sunduğu nimetlerin farkında olma, doğru yolu bulma, kötülüklerden uzak durma gibi mesajlar da önemli birer tema olarak işlenir.
Araf Suresi, cennetteki iblis ile Hz. Adem ve Havva arasındaki diyalogu da içermektedir. İblis, Hz. Adem ve Havva’yı Allah’ın emrine karşı gelmeye ikna etmeye çalışırken insanın zayıflıklarını ve günahkar doğasını vurgular. Ancak surede aynı zamanda tövbe ve bağışlamanın da mümkün olduğu vurgulanır. İnsanların, kötülüklerinden dönmeleri ve Allah’ın merhametine sığınmaları hâlinde affa nail olacakları belirtilir.
Araf Suresi aynı zamanda, insanların kıyamet gününde bir araya gelerek hesap verecekleri durumları da anlatır. İyi ameller işleyenlerin ödüllendirileceği, kötülükleri tercih edenlerin ise ateşe gönderileceği belirtilir. Surenin sonunda ise Allah’ın birliğini tanımanın, O’na ibadet etmenin ve O’nun rahmetine sığınmanın önemi vurgulanır.
Araf Suresi, insanın yaratılışından sonraki serüvenini anlatırken ahlaki ve dini öğretiler sunarak, insanın doğru yolu bulmasını ve mutlu bir yaşam sürmesini amaçlar.
A’raf Suresi Mekke’de indirildiğine inanılmaktadır. İbn Abbas ve Mukatil’den yapılan bir rivayete göre 163-172 ayetleri Medine’de inmiştir. İslam dininde var olan Araf kavramından ve Araf’ta bulunanlardan, bu surenin 46-50 ayetlerinde bahsedilir. Bu nedenle sureye A’raf Suresi denmiştir.
Araf, bazı din ve inançların ahiret kavramlarında yer alan, kötüler ve iyilerin sınıfına sokulamayan, inançlı günahkarların veya günah ve sevapları eşit olanların gideceği geçici arınma yeri, nihai ahiret mekanları arasında olduğuna inanılan yer, çoğunlukla dağ.
Mûsâ ve kavmi aleyhine hile tertiplediği için cezalandırıldığı rivayet edilen kişi.
A’raf suresinin 175-176’ncı ayetleri münasebetiyle ismi çeşitli tefsir ve tarih kitaplarına girmiş olan Bel’am İbn Bâura (veya Bel’am İbn Eber)’ nın, İsrâiloğulları’ndan, devler ülkesinden, Yemen diyarından veya Ken’an ilinden Allah’ın dinini öğrenmiş, ilim ve irfan sahibi, duası müstecap, yanında Allah’ın ismi a’zamı …
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…