Antakya, Türkiye’nin güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan bir şehirdir. Esas olarak Hatay ili içerisinde bulunmakla birlikte, Suriye sınırına yakınlığı nedeniyle tarihi ve coğrafi olarak orta doğu ile bağlantılıdır. Bu nedenle Antakya’nın bulunduğu bölge genellikle doğu olarak kabul edilmektedir.
Antakya’nın doğuda olması, kültürel ve tarihi açıdan çeşitlilik gösteren bir şehir olduğunun bir göstergesidir. Şehir, tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve farklı kültürlerin etkisinde kalmıştır. Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı gibi pek çok medeniyetin izlerini taşıyan Antakya, özellikle tarihi ve turistik yerler açısından zengin bir potansiyele sahiptir.
Antakya’nın doğuda olması, aynı zamanda ticari anlamda da önemli bir avantaj sağlamaktadır. Suriye sınırına yakınlığı ve bölgesel olarak ilişkileri güçlü olması, Antakya’yı bir ticaret ve lojistik merkezi haline getirmiştir. Şehirdeki tarihi İpek Yolu güzergahı da ticaretin gelişmesine katkıda bulunmuştur.
Doğu coğrafyasına özgü iklim koşulları, Antakya’nın tarım sektörü için de uygun bir bölge olmasını sağlamaktadır. Zeytin, nar, baharatlar ve turunçgiller gibi ürünlerin yetiştiği bu topraklar, tarımsal üretimin gelişmesine olanak tanımaktadır.
Ancak, Antakya’nın sınıra yakınlığı ve doğu coğrafyasına olan yakınlığı, zaman zaman güvenlik sorunlarının ortaya çıkmasına da neden olmuştur. Suriye iç savaşı gibi olaylar şehrin günlük hayatını etkileyebilmekte ve güvenlik riski yaratmaktadır. Bu da, Antakya’nın doğuda olmasının getirdiği zorluklardan biridir.
Sonuç olarak, Antakya’nın coğrafi konumu nedeniyle doğuda yer aldığı söylenebilir. Bu durum şehre tarih ve kültür zenginliği, ticaret ve tarımsal potansiyel gibi avantajlar sağlamakla birlikte, güvenlik sorunları gibi zorlukları da beraberinde getirmektedir.
Antakya doğu mu?
Hatay İli ülkemizin güneyinde, İskenderun körfezinin doğu kıyılarında yeralır. Batıdan Akdeniz, güney ve doğudan Suriye, kuzeybatıdan Adana, kuzeyden Osmaniye ve kuzeydoğudan Gaziantep ile çevrilidir.
Hatay ilinin eski adı nedir?
1200’le başlayan Genç Hitit prenslikleri dönemine tarihlenmektedir. Bu dönemde, Amik Ovası´ndaki Hitit Prenslikleri’nin birleşerek Hattena Krallığı adını aldıkları bilinmekte, Hatay adının da buradan geldiği sanılmaktadır. Yöreye bu adı 1936’da Atatürk vermiştir.
Hatay doğu Anadoluda mı?
Akdeniz Bölgesi’nde yer alan Hatay, doğusunda ve güneyinde Suriye, kuzeydoğusunda Gaziantep, kuzey ve kuzey batısında Osmaniye ve Adana, batısında ise Akdeniz ile çevrilmiştir. İlin yüzölçümü 5.403 km2 ‘dir. İl arazisi 350 52ı ile 370 04ı kuzey enlemleri, 350 40ı ile 360 35ı doğu boylamları arasında yer alır.
Hatayın doğusu neresi?
Batıdan Akdeniz, güney ve doğudan Suriye, kuzeybatıdan Adana, kuzeyden Osmaniye ve kuzeydoğudan Gaziantep ile çevrilidir.
Mazmaza ve istinşak farz mı?
Gusülde bütün vücudun kuru bir yer kalmayacak şekilde tamamen yıkanması şarttır. Hanefî ve Hanbelîler’e göre ağız ve burnun içi bedenin (yüzün) dışından sayıldığı için gusülde ağza su almak (mazmaza) ve burna su çekmek (istinşak) suretiyle buraları yıkamak da farzdır.
Gusülde ağza ve burna su vermek farz mı?
Hanefî ve Hanbelîler’e göre ağız ve burnun içi bedenin (yüzün) dışından sayıldığı için gusülde ağza su almak (mazmaza) ve burna su çekmek (istinşak) suretiyle buraları yıkamak da farzdır.
Mazmaza Istinşâk ne demek?
Gusülde ağza su almak mazmaza ile tanımlanır iken buruna su çekmek istinşak olarak belirtilmektedir.29 Ağu 2023
Gusül alırken burun Sızlamazsa gusül olur mu?
Suyu buruna akıtmak suretiyle de istinşak gerçekleşir. Ayrıca, buruna su verirken, suyu genzine kadar çekmeye gerek olmadığı gibi, burnun sızlaması da gerekmez. Şayet unutursanız, sonra yalnızca ağza ve buruna su vermeniz yeterlidir. Tekrar gusül almaya gerek yoktur.26 Kas 2021
Guslün farzları kuranda geçiyor mu?
Guslün Farzları: Guslün farz oluşu Kur’ân-ı Kerim’de şanı yüce Allah’ın: “Eğer cünüp iseniz temizleniniz.” (Maide, 5/6) ve “Sarhoşken ne söyleyeceğinizi bitinceye kadar namaza yaklaşmayın ve -yolcu olduğunuz zaman müstesna- cünüp iken de gusledinceye kadar (namaza) yaklaşmayınız.” (Nisa, 4/43) buyrukları ile sabittir.10 Eyl 2009