Ahmet Mithat Efendi (1844-1912), Tanzimat dönemi ve sonrasında Osmanlı edebiyatının önemli bir ismidir. Edebiyatçı, yazar, gazeteci ve düşünür olarak tanınan Ahmet Mithat Efendi, modernleşme sürecinde önemli bir rol oynamıştır. Yapmış olduğu çalışmalarla edebiyatın ve dilin gelişimine büyük katkı sağlamıştır.
Ahmet Mithat Efendi’nin en önemli çalışmalarından biri romanlarıdır. Kendi döneminin toplumsal sorunlarını ve değişimini ele alan romanlar yazmıştır. Romanlarında Osmanlı toplumunun çeşitli kesimlerini, yaşadıkları zorlukları ve günlük hayatlarını anlatmıştır. Ahmet Mithat Efendi’nin döneminin aydınları arasında yaygın olan Batı etkisini romanlarında da hissetmek mümkündür. Batılı tarzda yazılan romanlarıyla modern Türk romanının öncülerinden olmuştur.
Edebiyat çalışmalarının yanı sıra Ahmet Mithat Efendi, medya alanında da büyük bir etki sağlamıştır. Osmanlı Devleti’nin ilk özgürleşme dönemlerinde gazete ve dergiler çıkarmıştır. Yaptığı gazetecilik çalışmalarıyla Aydınları Teşvik Cemiyeti’nin kuruluşuna yardımcı olmuş ve basın özgürlüğü üzerine fikirlerini yaymıştır. Ayrıca Batı’da gelişen basın dünyasını da yakından takip eden Ahmet Mithat Efendi, Osmanlı’da basının modernleşmesine ve gelişmesine katkıda bulunmuştur.
Ahmet Mithat Efendi, modern Türkiye’nin ilk çevrecilerinden olarak da bilinir. Doğayı ve hayvanları korumak adına çeşitli yazılar yazmış ve çevre bilincini insanlara aşılamaya çalışmıştır. Ayrıca tarih bilincini ve milliyetçiliği yaymak için de çaba gösteren Ahmet Mithat Efendi, dönemindeki düşünce hareketlerine yön vermiştir.
Ahmet Mithat Efendi’nin çalışmaları, Osmanlı İmparatorluğu’nun modernleşme sürecinde edebiyat, gazetecilik ve çevre bilinci gibi alanlarda önemli katkılar yapmıştır. Kendisi, edebiyatının yanı sıra entelektüel çabalarıyla da tarihe geçmiş bir aydındır. Ahmet Mithat Efendi’nin mirası, günümüzde hala önemini korumaktadır ve Türk edebiyatı ve düşüncesi üzerinde derin izler bırakmaktadır.
Ahmet Mithat Efendi, Tanzimat döneminde halk üzerinde en çok etkisi bulunan sanatçıdır. Yazar, sanat toplum içindir anlayışını benimsemiştir. Böylelikle halka okuma anlayışı kazandırmaya çalışmıştır. Okuyucu bilgilendirmek, onlara yol göstermek için eserlerini kaleme almıştır.26 במאי 2021
Osmanlı Devleti’nin ilk resmî gazetesi olan Takvim-i Vekayi’de yöneticilik yapan Ahmet Mithat Efendi, Türkçe basının en uzun ömürlü gazetelerinden olan Tercüman-ı Hakikat’ın (1878-1921) da kurucusudur.28 בדצמ׳ 2022
Ahmet Mithat Efendi, döneminin en fazla eser veren yazarlarındandır. Halkın eğitimine odaklanan yazar; Batılılaşma, toplumsal hayat, eğitim, kadın eğitimi, evlilik, batıl inançlar, kölelik, azınlıklar gibi farklı konularda eserler vermiş ve karakterleri aracılığıyla ders verme amacını gütmüştür.
Bu sebeple halk tarafından Ahmet Mithat Efendi’ye Yazı Makinesi lakabı verilmiştir. Yazar, Tanzimat döneminin her iki döneminde yer almış olup çoğu eserlerini ikinci dönemde yazmıştır. Eserleri ile toplum için ” hâce-i evvel ” olmuştur.26 במאי 2021
Sevde bint Zem’a (Arapça: سودة بنت زمعة), İslam peygamberi Muhammed’in ikinci eşidir. Muhammed, ilk eşi Hatice’nin ölümünden 2,5 yıl sonra Sevde ile evlenmiştir. Babası Mekke’nin Kureyş kabilesinden Zem’a bin Kays, annesi ise Medine’nin Neccâroğulları kabilesinden Şemus bint Kays’tır.
Hatice’yi kaybeden Peygamberimiz (asm.) kendisine hem ev işleri ve çocuklarının bakımında yardımcı olacak, hem de İslâm’a davet faaliyetlerinde destek olacak eşlere ihtiyacı vardı. Bunun için bir yandan yaşlı ve dul bir kadın olan Sevde’yi, öte yandan da en yakın arkadaşı olan Hz. Ebubekir’ in kızı Hz.Ayşe’yi istetti.29 בנוב׳ 2022
İslâmiyet’ten önce Hz. Peygamber’in en büyük kızı Zeyneb’le evlendi. Daha sonra karısı müslüman olduğu halde Ebü’l-Âs İslâmiyet’i kabul etmedi. Müşrikler ona, Zeyneb’i boşadığı takdirde kendisini dilediği kızla evlendirmeyi vaad ettikleri halde buna razı olmadı.
Peygamber’in (s.a.s.) özel bir durumu olduğu şüphesizdir. O’nun hayatının sonlarına doğru dokuz hanımını bir nikâh altında toplamış olması, bazıları tarafından dünyevî zevklere düşkünlükle yorumlanmak istenmiştir.
Zeyd, ferasetiyle Hz. Zeynep’in yüksek bir ahlâkta yaratılmış olduğunu ve bir peygamber hanımı olacak fıtratta bulunduğunu hissetmişti. Kendisini de ona zevc olacak fıtratta mânen küfüv bulmadığı için boşadı.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…