Makalenin konusu “Mukillun” teriminin anlamı ve kullanımıdır. “Mukillun”, Arapça kökenli bir kelime olup, “tekrarlayanlar” veya “söyleyenler” anlamına gelir. Terim, özellikle edebiyat ve şiir alanlarında sıkça kullanılan bir kavramdır.
Mukillun, edebi eserlerdeki tekrarlayan motifler, söylemler veya mısralar için kullanılan bir ifadedir. Edebi metinlerin dilbilgisel yapısına katkıda bulunan ve anlatının ritmini artıran bu ifadeler, genellikle şiirlerin önemli bir bileşenidir. Edebi eserlerde, mukillun öğeleri yazarın kendine özgü bir tarz ve temsil biçimi sağlar. Aynı zamanda mukillun, edebi metinleri dinleyicilere veya okuyuculara daha çekici ve akılda kalıcı hale getirir.
Mukillunlar ayrıca şiirin veya edebi metnin tamamında ortaya çıkabilir. Tezatlıklar, tekrar eden söylemler veya kelime oyunları gibi farklı türlerde görülebilirler. Edebi metinlerin etkileyiciliğini ve anlamını artırdığı için mukillunlar, yazarlar tarafından bilinçli olarak kullanılır. Ayrıca, bir edebi eserin devamlılığını ve ritmini sağlayarak, okuyucuların dikkatini çeker ve eserin bütünlüğünü güçlendirir.
Mukillun terimi, Arap edebiyatında yaygın bir şekilde kullanılmakla birlikte, diğer dillerdeki edebi metinlerde de benzer ifadeler bulunabilir. Edebiyat türleri arasında, şiir özellikle mukillunların sık kullanıldığı bir alandır. Şairler, mukillunları kullanarak şiirlerine farklı bir hareket ve enerji katarlar.
Sonuç olarak, “Mukillun” terimi, edebi eserlerde tekrarlayan ve söylenen ifadeler için kullanılan bir ifadedir. Edebi metinlere güç, akıcılık ve etkileyicilik katan bu terim, şiirlerde sıkça kullanılır ve yazarın kendine özgü bir imza niteliği taşır. Mukillunlar, dikkat çekici ve etkileyici bir okuma deneyimi yaşatırken, edebi metinlerin bütünlüğünü ve ritmini güçlendirir.
Mukillun sahabeler kimlerdir?
Bu yedi kisi kadar olmasa da, “mukillûn” içerisinde yer alan Abdullah b. Amr, Abdullah b. Mes’ûd, Ömer b. Hattâb, Ali b. Ebû Tâlib, Ümmü Seleme, Ebû Mûsâ el-Es’arî, Berâ’ b. Âzib gibi sahâbîlerden de bize pek çok hadis nakledilmistir.
Hz Peygamberin eşleri arasında en fazla hadis rivayet eden kimdir?
Resûlullah’ın eşleri arasında Hz. Âişe’den sonra en çok hadis rivayet eden Ümmü Seleme olmuştur. Kendisi Resûl-i Ekrem’den başka ilk kocası Ebû Seleme’den, Ca’fer b. Ebû Tâlib ve Hz. Fâtıma’dan 378 hadis rivayet etmiş, bu sebeple “ashâbü’l-miîn” (200 ile 1000 arasında hadis rivayet eden on sahâbî) arasına girmiştir.
Mükillun ne demek?
Az sayıda hadis rivayet eden sahâbîler için kullanılan bir terim. Çok hadis rivayet eden yedi sahâbî hakkında kullanılan terim.
Mukillun kimlerdir?
Sözlükte “sayıca çok olmak, artmak” anlamındaki kesret kökünün “if’âl” kalıbından türeyen müksir kelimesi çok hadis rivayet eden sahâbîyi ifade eder. Az sayıda hadis rivayet eden sahâbilere ise mukıllûn adı verilmektedir.
Anka kuşu hangi ülkeye aittir?
Zümrüdüanka Kuşu ya da Simurg İran mitolojisi ve edebiyatında geçen efsanevi ve yardımsever bir kuştur. Batı mitolojisindeki karşılığı Feniks, Mısır mitolojisindeki karşılığı Ateş Kuşu’dur.
Zümrüdü Anka nın hikayesi nedir?
Anka kuşu ile ilgili bir hikâye şöyledir: “Rivayet olunur ki, kuşların hükümdarı olan Simurg ( Zümrüd-ü Anka ya da Phoenix ), Bilgi Ağacı’nın dallarında yaşar ve her şeyi bilirmiş. Bu kuşun özelliği gözyaşlarının şifalı olması ve yanarak kül olmak suretiyle ölmesi, sonra kendi küllerinden yeniden dirilmesidir.
Zümrüdü Anka Kuşu neyi temsil ediyor?
Çoğunlukla “Anka” olarak anılmıştır. Türk mitolojisinde karşılığı Tuğrul kuşu’dur.” “Bu kuş, efsanevi Kaf Dağı’nın üzerindedir; Yunan mitolojisine göre öldükten sonra küllerinden doğan harika bir kuştur; Taoizm’de ise ölümsüzlüğün spiritüel aydınlanmanın ve reenkarnasyonun sembolüdür.”
Zümrüdü Anka Kuşunun hikayesi nedir?
Anka kuşu ile ilgili bir hikâye şöyledir: “Rivayet olunur ki, kuşların hükümdarı olan Simurg ( Zümrüd-ü Anka ya da Phoenix ), Bilgi Ağacı’nın dallarında yaşar ve her şeyi bilirmiş. Bu kuşun özelliği gözyaşlarının şifalı olması ve yanarak kül olmak suretiyle ölmesi, sonra kendi küllerinden yeniden dirilmesidir.
Anka kuşu kimin simgesi?
Sembolizmde Simurg Sufi Ferîdüddîn-i Attâr bu kuştan kendini aramanın sembolü olarak söz eder. Batı’da Feniks, İran geleneğinde Simurg, Orta doğu geleneğinde Anka kuşu, Türk geleneğinde Kerkes adını alan bu efsanevi kuşların ortak bir özelliği ölümsüzlüktür.