Sözlükte kırâat “okumak, tilâvet etmek, telaffuz etmek” anlamında masdar; “sesli veya sessiz, nağmeli veya nağmesiz okuma, tilâvet etme anlamında isimdir.
Kıraat ilmi ne demek?
Öz: Kırâat ilmi, Kur’ân-ı Kerîm’in lafızlarını edâ yönüyle ele alan, bu husustaki ittifak ve ihtilafları belirten rivâyetleri, nakledenlerine (imam ve râvîlerine) isnâd ederek inceleyen bir disiplindir.
Mubtedi ne demek?
Tasavvuf yoluna girme, sülûkün ilk merhalesi ve başlangıcı anlamında bir terim.
Mubtedi ne demek hadis?
Bunların ilki Talip yani (hadis eğitimine) yeni başlayan (mübtedî’) kimsedir. Sonra Muhaddis gelir. Bu tabir, hem hadis rivayetini üstlenen hem de hadis dirayetine özen gösteren kimseler için kullanılır.
Sahafi ne demek?
Sahaf, genel anlamıyla eski, artık basımı yapılmayan ya da ikinci el dergi ve kitapların alınıp satıldığı veya başka bir kitapla değiştirildiği küçük işletmeler ile bu mesleği yapanlara denir.
Mekkeliler Hz haticeye ne lakabını vermiştir?
Sevgili Peygamberimizin ilk eşi Hz. Hatice aynı zamanda kendisine inanların da ilkiydi. Cahiliye’nin kirine bulaşmamış, tertemiz bir hayat yaşamıştı. Bu nedenle Mekkeliler arasındaki lakabı Tâhire idi.25 Haz 2015
Hz. Hatice’ye verilen lakap nedir?
Hatice bint Hüveylid (Arapça: خَدِيجَةُ بِنْتِ خُوَيْلِدٌ, d. y. 555 – ö. 619), İslam peygamberi Muhammed’in ilk eşidir. Müslüman olmadan önceki lakabı, “temiz, pak, arınmış” anlamlarına gelen Tâhire idi.
Peygamberimiz Hz haticeye ne derdi?
Peygamber, onun sesini ve izin isteme tarzını Hatice’nin sesine ve tavrına benzeterek heyecanlanmış ve, “Allahım, bu Huveylid kızı Hâle’dir!” demişti.
Hz. Hatice nasıl bir kadındı?
Hatice; cömertliği, şefkati ve misafirperverliğiyle bilinirdi. En zor zamanında Hz. Muhammed (s.a.v.)’e destek olan Hatice (r.a.), sürekli olarak O’nu rahatlatmış, davranış ve sözleriyle teselli etmiştir. Sevgisi ve saygısıyla büyüklüğünü göstermiş, hizmetiyle gönlünü fethetmiştir.29 Ağu 2023
Hz. Hatice lakabı nedir?
Hatice’nin üstün iffeti sebebiyle İslâmiyet’ten önce “Tâhire” lakabıyla anıldığı bilinmektedir. “Kübrâ” sıfatı ise Resûl-i Ekrem’in en büyük hanımı olması sebebiyle daha sonraki dönemlerden itibaren kullanılmıştır.