Dünya tarihinde, İslam peygamberlerinin önde gelen altı kişisi, 6 büyük peygamber olarak bilinir. Bu peygamberlerin adı sırasıyla; Hz. Adem, Hz. Nuh, Hz. İbrahim, Hz. Musa, Hz. İsa ve Hz. Muhammed’dir.
Hz. Adem, yaratıldığı ilk insan olarak kabul edilir ve Allah tarafından yaratılan ilk peygamberdir. Hz. Nuh, insanlığın kötülüğüne karşı uyardığı için büyük bir gemi yaparak tüm canlıları kurtaran Nuh Tufanı ile ünlenmiştir. Hz. İbrahim ise, tek tanrıcılığın ve doğru inancın savunucusu olarak bilinir. Allah’ın emriyle oğlu İsmail’i kurban etmeye razı olan sadakatle ünlüdür. Yahudi halkının kurtuluş lideri kabul edilen Hz. Musa, Mısır’dan İsrailoğullarını çıkartarak onlara Tanrı’nın emirlerini getirdi. Hz. İsa, İncil’e göre İsa Mesih olarak bilinir ve mucizeleriyle İsevi inancının temellerini attı. Son olarak, Hz. Muhammed, İslam dini peygamberidir. Kur’an’ın Allah tarafından kendisine vahiy yoluyla iletilmesiyle İslam’ı şekillendirdi.
Bu altı büyük peygamber, farklı dönemlerde ve farklı coğrafyalarda yaşamış olmalarına rağmen, tüm insanlık için yol gösterici ve önder olmuşlardır. İnsanlara doğru inancı ve ahlaki değerleri öğretmişler ve Allah’ın emirlerini iletmişlerdir. Her biri kendine özgü bir misyonu ve hayat hikayesi olan bu peygamberler, inançlı insanlar için büyük bir öneme sahiptir.
6 büyük peygamber, İslam inancının temel taşları olarak kabul edilir ve bu peygamberlerin yaşamlarında verilen mesajlar, İslam’ın prensiplerini ve insanların Allah’a olan bağlılığını anlamak için önemlidir. Bu peygamberlerin hayatı, Müslümanlar için ahlaki bir rehberdir ve onların örnek alınması gereken davranışları yansıtmaktadır. 6 büyük peygamber, dinler tarihinin en önemli figürlerinden biridir ve üzerinde büyük bir etkiye sahiptir.
Her Peygamber, Allah’tan başka tanrı bulunmadığına iman edip yalnızca O’na kulluk etmeye çağırdığı toplumun inkâr ve tepkisiyle karşılaşmıştır. Toplumlarının şiddetli baskılarına karşı en büyük mücadeleyi veren Hz. Nûh, İbrahim, Mûsa, İsa ve Hz. Muhammed’e “ülü’l-azm” sıfatı verilmiştir (Ahzâb, 33/7).
Muhammed, İslam’a göre Hatemül Enbiya (son peygamber) kabul edilir. İslam’da peygamberlere geldiğine inanılan 4 büyük kitap vardır: Tevrat (Musa), Zebur (Davud), İncil (İsa), Kur’an (Muhammed). Kur’an’a göre İsa ile Muhammed arasındaki dönemde dünyaya peygamber gönderilmemiştir.
Muhammed, İslam’a göre Hatemül Enbiya (son peygamber) kabul edilir. İslam’da peygamberlere geldiğine inanılan 4 büyük kitap vardır: Tevrat (Musa), Zebur (Davud), İncil (İsa), Kur’an (Muhammed). Kur’an’a göre İsa ile Muhammed arasındaki dönemde dünyaya peygamber gönderilmemiştir.
Her Peygamber, Allah’tan başka tanrı bulunmadığına iman edip yalnızca O’na kulluk etmeye çağırdığı toplumun inkâr ve tepkisiyle karşılaşmıştır. Toplumlarının şiddetli baskılarına karşı en büyük mücadeleyi veren Hz. Nûh, İbrahim, Mûsa, İsa ve Hz. Muhammed’e “ülü’l-azm” sıfatı verilmiştir (Ahzâb, 33/7).
Şerif, İslam Peygamberi Muhammed’in kızı Fatıma’nın büyük oğlu ve On İki İmamların ikincisi olan Hasan’ın soyundan gelenlere denir. Hasan’ın kardeşi Hüseyin’in soyundan gelenlere ise Seyyid denmektedir. Abbâsilerden itibâren İslam devletlerinde, Şeriflerin ve Seyyidlerin kaydı tutulmuştur.
Seyyidlerin genelde soy şecereleri bulunmaktadır. Bu şecerelerden kişinin seyyid olduğu anlaşılabilir. Seyyid olmanın verdiği asıl şeref İslamı yaşamak ve İslam davasını dava edinip ona sahip çıkmaktır. İslama sahip çıkan ve onu yaymaya çalışan kimseler, peygamber soyundan gelmeseler de manevi seyyid sayılırlar.9 Ağu 2016
Seyyidlerin genelde soy şecereleri bulunmaktadır. Bu şecerelerden kişinin seyyid olduğu anlaşılabilir. Seyyid olmanın verdiği asıl şeref İslamı yaşamak ve İslam davasını dava edinip ona sahip çıkmaktır. İslama sahip çıkan ve onu yaymaya çalışan kimseler, peygamber soyundan gelmeseler de manevi seyyid sayılırlar.9 Ağu 2016
Peygamber’e ulaşan kimselere “seyyid” tabirinin kullanıldığını belirtmektedir. “Şerif” tabiri ise daha çok soyu anne tarafından Hz. Peygamber’e ulaşan kişiler için kullanılmaktadır.
Hz. Peygamber’in soyundan gelenleri ifade eden bir terim. Sözlükte “efendi, bey, önder, sahip, faziletli, kerim” gibi anlamlara gelen seyyid kelimesi (çoğulu sâdât) Kur’ân-ı Kerîm’de “toplumda seçkin bir yere sahip olan kimse” (Âl-i İmrân 3/39) ve “kadının kocası” (Yûsuf 12/25) mânasında yer alır.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…