ve İslâm fıkhında zekât işleriyle görevli memurların âmil olarak anılmaları bir gelenek haline gelmiştir. Hz. Peygamber ve Hulefa-yı Raşidîn dönemlerinde, sadece zekâtla değil, genel olarak vergi işleriyle alakadar olan memurlara verilen unvan âmildir.
Diyanet İşleri Başkanlığı Dini İşler Yüksek Kurulu Üyesi Dr. Hüseyin Kayapınar, temel ihtiyacından fazla, “80.18 gram altın” karşılığı malı olmayan memura zekat verilebileceğini belirtti.13 Ağu 2010
Peygamber, hicretin 9. yılı Rebîülâhirinde (Ağustos 630) Muâz’ı Ebû Mûsâ el-Eş’arî ile birlikte Yemen’e elçi, zekât memuru ve kadı sıfatıyla gönderdi.
Çünkü zekâtın verilebilmesi için, nisab miktarına ulaşan malın üzerinden bir tam hicrî yılın geçmesi gerekir. Buna göre, soruyu soran kardeş senin zekât vermen gerekmez.
Zekat mallarını; hayvanlar, ziynet eşyaları, paralar, toprak ürünleri, ti- caret malları ve gelir getiren mallar şeklinde ele alarak incelemeyi uygun görmekteyiz. Hz. Peygamber, yılın çoğunu otlaklarda otlayarak hayatını sürdüren (sâime) evcil hayvanların zekata tabi olduğunu belirtmiştir31.
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…