Vâcid, İslam hukuku ve fıkıh terminolojisinde yaygın olarak kullanılan bir terimdir. Vâcid kelimesi, farklı durumlar için kullanılan birden fazla anlama sahiptir. Bunlardan biri, bir iş veya görevin yapılmasının vacip olduğunu ifade eder. Diğer bir anlamı ise, bir şeyin mevcut olduğunu veya var olduğunu ifade eder. Bu makalede, vâcid teriminin ikinci anlamı üzerinde durulacak ve nedenleri de ele alınacaktır.
Vâcidin ikinci anlamı, bir şeyin mevcudiyetini ifade eder. Yani bir şeyin var olmasıdır. Bu anlamda vâcid, bir kişinin veya bir şeyin mevcut olduğunu ifade eden bir terimdir. Örneğin, bir kavramın, bir nesnenin veya bir varlığın var olduğunu belirtmek için kullanılır.
Vâcidin nedenleri ise değişkenlik gösterebilir. Bir şeyin var olmasının sebebi, çeşitli faktörlere bağlı olabilir. Örneğin, bir kişi veya nesnenin var olmasının sebebi, doğal süreçler veya insan müdahalesi olabilir. Aynı şekilde, bir kavramın var olmasının sebebi, düşünsel veya felsefi bir süreç olabilir.
Vâcid terimi, İslam hukuku ve fıkıh alanında da yaygın olarak kullanılır. Bu terminolojide, bir iş veya görevin yapılmasının vacip olduğunu ifade eder. Yani kişinin o görevi yerine getirmesi mecburiyeti bulunur. Bu mecburiyet, dini bir zorunluluk olarak kabul edilir ve kişi tarafından yerine getirilmesi beklenir.
Sonuç olarak, vâcid kelimesi, İslam hukuku ve fıkıh terminolojisinde yaygın olarak kullanılan bir terimdir. İkinci anlamıyla bir şeyin mevcut olduğunu ifade eder. Bu mevcudiyetin nedenleri değişkenlik gösterebilir ve kişinin bir işi veya görevi yerine getirmesi mecburiyeti olduğunu ifade eder. Ancak, vâcid terimi genel anlamda bir şeyin var olduğunu ifade etmek için kullanılır.
Âlimler vâcid isminin “her şeyi bilen, hiçbir şeye muhtaç olmayan, emrini ve isteğini daima gerçekleştiren” şeklindeki mânasına vurgu yapmışlardır.
El-Vâcid Faziletleri – Bu İsmi Şerifi 14 kez okumak suretiyle kişi sevdiği şeylerin kaybolmasını önleyebilir. – Kalbi zafiyet çekenler bu İsmi şerifi eğer okursa, kalbini kuvvetlenir ve aynı zamanda okuyanların ilmi genişler. – Her namazın ardından 14 defa okuyan kişi pek çok sorun ve derde karşı faydasını görür.17 Nis 2020
El-Vâcid; Allahu Teala, dilediği her şeye sahip olur anlamı üzerinden tabir edilmektedir. Bu konuda hiçbir engelleme ile karşılaşmaz. Bir şeyi ele geçirmek istediği zaman tedbir almak, tuzak kurmak ya da zaman kollamak gibi gibi bir ihtiyacı bulunmaz.17 Nis 2020
Âlimler vâcid isminin “her şeyi bilen, hiçbir şeye muhtaç olmayan, emrini ve isteğini daima gerçekleştiren” şeklindeki mânasına vurgu yapmışlardır.
Kur’an-ı Kerim’de kıyâmet; yevmü’l-kıyâme (kalkış, diriliş günü), yevmü’l-fası (karar günü), yevmü’l-cem’ (toplanma günü), yevmü’l-hulud (sonsuzluk, sonsuzlaşma günü), yevmü’l-ba’s (diriliş günü), yevmü’l-haşre (pişmanlık günü), yevmü’t-tegabün (kusurların ortaya çıktığı gün), yevmü’l-âhir (son gün), yevmü’d-din (cezâ …
“Devam etmek, uzun zaman kalmak” anlamında masdar olan huld (hulûd) kelimesi “uzun zaman, süreklilik” anlamında isim olarak da kullanılır. Dil âlimlerinin belirttiğine göre huldün asıl anlamı, “bir şeyin tabii hali üzere devam edip değişme ve bozulmaya mâruz kalmaması veya değişmenin uzun zaman sonra gerçekleşmesi”dir.
Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. Âdem ile Havvâ’nın yemekten menedildikleri ağaç “şeceretü’l-huld” olarak adlandırılmıştır (Tâhâ 20/120).
Ebediyet ve ölümsüzlük anlamında bir Kur’an terimi. Sonsuz zaman, zihnen son bulması düşünülemeyen süre, varlığın gelecekte sonsuzca devam etmesi anlamında felsefe ve kelâm terimi.
Kur’an-ı Kerim’de kıyâmet; yevmü’l-kıyâme (kalkış, diriliş günü), yevmü’l-fası (karar günü), yevmü’l-cem’ (toplanma günü), yevmü’l-hulud (sonsuzluk, sonsuzlaşma günü), yevmü’l-ba’s (diriliş günü), yevmü’l-haşre (pişmanlık günü), yevmü’t-tegabün (kusurların ortaya çıktığı gün), yevmü’l-âhir (son gün), yevmü’d-din (cezâ …
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…