Peygamberimizin bir hadisine göre, “Beni yaşlandırdı” dediği sure Bakara Suresi’dir. Bakara Suresi, Kur’an’ın ikinci ve en uzun surelerinden biridir. Bu sure, Mekke döneminde indirilmeye başlanmış, Medine dönemi boyunca tamamlanmıştır. İki yüz on sekiz ayetten oluşan Bakara Suresi, pek çok önemli konuyu ele almaktadır.
Peygamberimizin “Beni yaşlandırdı” dediği kısım, Bakara Suresi’nin 102. ayetinden itibaren başlar. Ayet, Hz. Musa’nın kavmine denk düşen bir olaya değinir. Kavim, Allah’ın emrine rağmen sert bir şekilde itaat etmez ve bir inek kurban etmeyi talep eder. Bu olay, Musa’nın kavmine gönderildiği sırada gerçekleşmiştir.
Peygamberimiz, bu aşırı itaatsizlik ve isyan dolu olayın anlatıldığı ayetleri okurken, kendisinin de benzer zorluklarla karşılaştığını ifade etmiştir. İnsanların Kur’an’a olan tepkileri, bazen itaat etmeyi reddedebilecek düzeyde olmuştur. Bu durumda, Peygamberimiz de yoğun bir şekilde üzülmüş ve yaşlanmıştır.
Hadisin devamında Peygamberimiz, Kur’an’ın bazen insanların kalplerini katılaştırabileceğini söyler. Ancak onun yaşlandırılması, bir ağırlık hissetmesi ve üzülmesi, onun derin bir şekilde insanlığı hissetmesi anlamına gelir. Dolayısıyla Peygamberimiz, yaşlanmış olmasıyla birlikte bu zorlu dönemde insanlara daha fazla hizmet etme kararlılığıyla dolu bir şekilde vazifesine devam etmiştir.
Bakara Suresi’nin üzerinde durduğu konular arasında iman, ibadet, ahlak, helal ve haram, aile kurumu, adalet, savaş hükümleri ve toplumsal ilişkiler gibi pek çok konu yer alır. Bu suredeki ayetler, Müslümanların hayatında rehberlik eden temel prensipleri içerir. Peygamberimizin yaşlandığını ifade ettiği ayetler, onun Allah’a olan teslimiyetini ve mücadelesini yansıtır.
Muhammed’in peygamberliği ve Kur’ân-ı Kerîm’in Allah kelâmı olduğu konusunda şüphe uyandırmak isteyenlere karşı Resûlullah teselli edilmekte (âyet 12), müşriklerden, beşer sözü olduğunu ileri sürdükleri Kur’an’ın benzeri on sûre getirmeleri istenerek onlara karşı meydan okunmaktadır.
36,37. Nuh’a, “Senin milletinden, inanmış olanlardan başkası inanmayacaktır; onların yapageldiklerine üzülme; nezaretimiz altında, sana bildirdiğimiz gibi gemiyi yap. Haksızlık yapanlar için Bana baş vurma, çünkü onlar suda boğulacaklardır” diye Allah tarafından vahyolundu.
Fazileti. Hz. Peygamber, “Cuma günü Hûd sûresini okuyunuz” (Dârimî, “Fezâilü’l-Kur’ân”, 17) buyurarak sûrenin faziletine, “Hûd sûresi ve kardeşleri beni ihtiyarlattı” meâlindeki hadisiyle de ağır sorumlulukları hatırlatan bir içeriğe işaret etmektedir.
(Hud AS:) “Ey kavmim! Rabbinizden mağfiret isteyin, sonra O’na tevbe edin ki üzerinize göğü (yağmuru) bol bol göndersin ve kuvvetinize kuvvet katsın. Suçlu-günahkârlar olarak (Hakka ve hayra davetimden) yüz çevirmeyin” (diye uyarıvermişti).
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…