Mekke’nin Akabe mevkiinde, 621-622 yıllarında Medineli müslümanlarla Hz. Peygamber arasında yapılan iki anlaşma.
Peygamber’i Medine’ye davet etmeye karar veren, ikisi kadın yetmiş beş Medineli, asıl niyetlerini gizli tutarak hac için Mekke’ye giden müşrik Medineliler’le birlikte yola çıktılar. Mekke’ye varınca Hz. Peygamber’le gizlice haberleşerek hac vazifesinin ifasından sonra bir gece Akabe’de buluşmayı kararlaştırdılar.
Akabe Biatları (“Akabe Bey’atları” veya “Akabe Sözleşmesi” olarak da bilinir), İslam peygamberi Muhammed ile Medineli bir topluluk arasında yapılmıştır. Mekke’nin 2 kilometre yakınlarında bulunan Akabe adındaki bölgede gerçekleştiği için bu ismi almıştır. Ürdün’deki Akabe ile karıştırılmamalıdır.
Peygamber, henüz Müslüman olmamış fakat kendisini kollayan amcası Abbas ile Akabe’ye gitti. Biatta Medineliler Peygamber’i yalnız bırakmayacaklarına dair söz verdiler. İkinci Akabe Biatı Medine İslam Devleti’nin temeli olma özelliği ve Dar’ul Harp ve Dar’ul İslam fıkhı açısından oldukça önemlidir.
Peygamber’le buluştular. “Hiçbir şeyi Allah’a eş koşmayacaklarına, hırsızlık ve zina yapmayacaklarına, çocuklarını öldürmeyeceklerine, birbirlerine iftira etmeyeceklerine, emirlerine uyacaklarına” dair Hz. Peygamber’e söz verdiler ve ona biat ettiler.
Vâkıa sûresinde, insanların “ashâbü’l-meymene” (ashâbü’l-yemîn), “ashâbü’l-meş’eme” (ashâbü’ş-şimâl) ve “sâbikūn” veya “mukarrebûn” şeklinde üç zümreye ayrıldığı görülmektedir. Bu sûredeki ilgili âyetlerde ashâbü’l-yemîn, cennet ehlinden gösterilmiştir.
Tefsir (Kur’an Yolu) Bu gruplardan ilki, 8. âyette “ashâbü’l-meymene”, 27, 38, 90 ve 91. âyetlerde “ashâbü’l-yemîn” olarak adlandırılmış olup, Kur’an’daki başka açıklamalardan anlaşıldığına göre bu, “amel defteri sağ tarafından verilenler” demektir (bk. İsrâ 17/71; Hâkka 69/19; İnşikāk 84/7).
1- Genellikle “amel defterleri sağdan verilenler”, veya “sağın sahibi,” “sağın taraftarları” şeklinde anlam verilen “Ashabı meymene;” Arapçada bir deyim olup, çok değerli, şerefli, onurlu ve önemli kimseler için kullanılmaktadır.
Amel defteri sağ taraflarından verilenler, cennetlikler anlamında bir Kur’an terimi.
Kul hakkı yemek, anne baba hakkını gözetmemek, yalan söylemek ve zina yapmak gibi büyük günahları işlemekte ısrarcı olanlar da ashab-ı yemin, ashab-ı meşeme ve ashab-ı yesar olarak adlandırılır.18 Tem 2021
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…