Peygamber’le buluştular. “Hiçbir şeyi Allah’a eş koşmayacaklarına, hırsızlık ve zina yapmayacaklarına, çocuklarını öldürmeyeceklerine, birbirlerine iftira etmeyeceklerine, emirlerine uyacaklarına” dair Hz. Peygamber’e söz verdiler ve ona biat ettiler.
Akabe Biatları (“Akabe Bey’atları” veya “Akabe Sözleşmesi” olarak da bilinir), İslam peygamberi Muhammed ile Medineli bir topluluk arasında yapılmıştır. Mekke’nin 2 kilometre yakınlarında bulunan Akabe adındaki bölgede gerçekleştiği için bu ismi almıştır. Ürdün’deki Akabe ile karıştırılmamalıdır.
Mekke’nin 2 kilometre yakınlarında bulunan Akabe adındaki bölgede gerçekleştiği için bu ismi almıştır. Ürdün’deki Akabe ile karıştırılmamalıdır. Birinci Akabe Biatı 621, ikincisi ise 622 yılında gerçekleşmiştir.
I. Akabe Biati, yıllarca birbirlerine düşman iki kabile haline gelen Evs ve Hazrec kabilelerini birbirine kaynaştırmış, on iki kişilik grubun on’u Hazreçli, iki’si de Evs’ten meydana gelmişti.
Mâlik, hicretten yaklaşık 27 yıl önce Medine’de dünyaya geldi. Medine’de ensar arasın- dan İslâm’ı ilk seçenlerdendir. O, İslâm tarihinin ilk dönemlerinde büyük önemi olan İkinci Akabe Biatı’na katılmış, İslâm’ın kendi kabilesinde ve Medine’de ya- yılmasına katkı sağlamıştır.
Kur’ân’ın Cihat Anlayışı Cihat, Allah (c.c.) tarafından kullarına verilmiş olan bedenî, malî ve zihnî kuvvetleri Allah yolunda kullanmak, o yolda feda etmektir.
Gaza ideolojisi üzerine hayatına yön veren bir toplumun, ileri düzeyde sanata, ticarete, esnaflığa hatta çiftçiliğe vakti yoktu. Çünkü her şeyden önce gazalara iştirak edip, düşman iline saldırmak daha pratik bir kazanç yoluydu. Böylece hem sevap kazanıyorlar, hem de ganimet ve servet ediniyorlardı.
İnanan kimselerin maddi-manevi bütün varlığını Allah yolunda ortaya koyarak görünen düşmana karşı, şeytana karşı ve nefse karşı yapılan mal, can, dil ve kalp ile yapılan her türlü mücadele ‘cihat’tır (İbn Kayyum, 1992, c. 3, ss. 9-11). demektir.
Gaza ve cihat anlayışında öncelik İslam’ı müşrik ve münafıkların saldırısından korumaktır. Başka ülkelere ve topraklara seferler düzenleyerek burada da İslam inancını yaymaktır. Temel hedef bu doğrultuda olup bu gaza ve cihat anlayışıyla sefer düzenlemek kutsal sayılmıştır.19 Ağu 2022
Gazâ, en basit tanımıyla “İslamiyet’i yaymak, Müslümanların yönetimindeki toprakları yahut nüfuz alanını genişletmek gibi gayretler uğrunda akınlara katılmak ve cengetmek” anlamına gelir (Kafadar, 1996: 427).
Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan ve 1992 yılına kadar hüküm süren sosyalist federal cumhuriyet. Devletin bulunduğu…
Türk Ticaret Kanunu'na göre tanım. İktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı…
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun…
Beyyine Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 98. suresidir ve Medine döneminde indirilmiştir. Surenin ismi olan "Beyyine" kelimesi,…
İsmâil Hakkı Bursevî'nin (ö. 1137/1725) tasavvufî tefsiri.Ruhul Beyan Tefsiri Hangi yayınevi?Böylece Osmanlı Yayınları Tarafından Gül…
"Selam", Türkçede ve İslam kültüründe günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir selamlaşma ifadesidir. Kelimenin kökeni Arapça…